Resimler
Videolar
Haberler
Yazılar
Replik Düplik
Kuruluşlar
Benim Dünyam
Kayıt Ol
Oturum Aç
Trabzonspor, ÖDP ve Ogün Samast…
Yazı Yaz
195
1052
Spor
Yorum Yaz
Yazdır
Tavsiye Et
22.10.2010
0 yorum
2141
okuma
Bilindiği gibi geçen pazar günü bir grup Trabzonspor taraftarıyla ÖDP’li bir grup arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı ve bu hadise özellikle merkez medyada cürmünden fazla yer aldı. Cürmünden fazla diyoruz, çünkü dünya gözüyle vakti zamanında İstanbul tribünlerinde “Rıza efendi, iki ekmek bir süt” pankartını da gördük, neredeyse her Diyarbakırspor maçında “PKK dışarı!” sloganlarını da işittik. Hiçbirinde bu kadar patırtı kopmadı.
Pekala nasıl ve neden bu üzücü ama –ne yazık ki Türkiye şartlarında normal- hadise bu kadar yankı yaptı? Çünkü içinden Trabzon geçen her haber müşterisi fazla olan haberdir. Hele konağın mahzeninden bir “Ogün Samast!” çığlığı gelirse değmeyin siz bizim medyanın keyfine…
Evet, bu isim Trabzonlular için konağın mahzeninde zincirle bağlayıp, varlığından utandıkları özürlü çocuklarının sesi gibi bir şeydir. Bazı Trabzonlu büyüklerimizin, arkadaşlarımızın bize göre aşırıya kaçan tepkiler vermeleri de bu ismin Trabzon için son derece rahatsızlık verici çağrışımlar yapıyor olmasından kaynaklanmaktadır.
Açıkça ifade edelim ki, bu isim ve sebebiyet verdiği çağrışımlardan biz de en az bu değerli Trabzonlular kadar rahatsız oluyoruz. Zaten yazılarımızdan, konuşmalarımızdan tavır ve bakış açımız yeterince belli oluyordur sanırım. Yalnız, ortada önemli bir problem var. Daha doğrusu şikayetçi olunan problem olduğu yerde duruyor. Sert demeçler vererek, bu gibi olayların Trabzon imajına zarar verdiğini ifade ederek mesele hallolmuyor. Bu sadece bir tespit ve bu tespiti yapmak da Amerika’nın yeniden keşfinden pek farklı durmuyor. Haydi “çözüm bizim işimiz değil” diyelim. Ne kadar doğru sözler olursa olsun, bu sözlerin kimin zihninde nasıl yankılanacağını, nasıl algılanacağını hesap ediyor muyuz? Ogün Samast, Yasin Hayal ve benzeri isimleri kınadık, dışladık, lanetledik vs. Sonra? Kaç tane delikanlı o isimleri üreten ortamda yaşıyor, kaç tanesi bu sert ve keskin tavırları kendi üstüne alıp serseri mayın misali her an üzücü bir olaya karışma potansiyeli taşıyor, düşünüyor muyuz?
Filmlerde avam yaşam biçimini kınayan, küçümseyen tavırlar takınan, sözler söyleyenlerden rahatsızlık duyanlar sadece avam tabakası mıdır? Bir zıpçıktının dağdaki çobanla oyunun eşit olmaması gerektiğini ifade etmesinden rahatsızlık duyanlar sadece çobanlar mıdır?
Olayı kınayalım, sessiz kalmayalım. Ancak sapla samanı ayırt edelim. Edemiyorsak, etmek mümkün olmuyorsa başka varyasyonlar deneyelim. İki gün önce İstanbul’da bu olayların merkezinde bulunan ya da bulunduğu varsayılan Gurbetçi Gençler taraftar grubunun, lider kadrosuyla kendi talepleri üzerine bir araya geldik. Tıpkı söylediğimiz gibi, suçlamalarda gruplarının ismi hiçbir şekilde geçmemesine rağmen, üstelik kendi ifadeleriyle yatıştırmak için büyük gayret sarf ettikleri halde böyle bir suçlamadan alınmışlar ve çok rahatsız olmuşlardı. “Bizim içimizde çok farklı siyasi görüş ve memleketten arkadaşlar var. Her statta ‘PKK Dışarı!’ sloganıyla karşılaşan Diyarbakırspor taraftarıyla iyi ilişkilere sahip tek taraftar biziz.” deyip bu ilişkilere olumlu örnekler sayıyorlar. “Biz işinde gücünde, ailesi olan insanlarız. Trabzonspor yolunda varımızı yoğumuzu harcadık, işlerimiz bozuldu. Eskiden taraftarlık daha sert ve şiddet içeren bir konsepte sahipti. Şimdi bu değişti ve biz de uyum sağlamaya çalışıyoruz.” mealinde şeyler söylüyorlar. Malûm isim hakkında “silahsız bir insanı arkadan vuran biriyle bizim ne ilgimiz olabilir? O asla bizim için bir örnek ya da idol değil. Orada slogan başlar başlamaz derhal müdahale edip bağıranları susturduk” diyorlar.
Bu ülkede bir referandum yaşandı ve sonrasında herkes taraflardan birini “anlamak” için seferber oldu. Hep birlikte işi gücü bıraktık, yediği önünde yemediği ardında olan sahilli vatandaşlarımızın korkularını anlamaya çalıştık. Biraz da şu Ogün gibilerini anlamaya çalışsaydık keşke. Mahzenden ses geldiğinde bağırıp çağırarak o sesi bastırmak meseleyi halletmiyor çünkü. Ne zaman olacak bu, bir Hırant daha vurulduğunda mı?
Beğen
Beğenme
Tavsiye et
Rapor et
Yazdır
2141
Yer
Spor
22.10.2010
0
kişi beğendi
0
kişi beğenmedi
Etiket
---
Kaynak
Yorum yapabilmek için
Üye Olun
veya
Giriş
yapın
Bülent Şirin
adlı kullanıcının
diğer yazıları
Beşiktaş Galibiyeti Üzerine Mülahazalar
Bülent Şirin
888 okuma
Hain Mesut!
Bülent Şirin
1063 okuma
Trabzonspor, ÖDP ve Ogün Samast…
Bülent Şirin
2141 okuma
Liderlik güzel; ya şampiyonluk?..
Bülent Şirin
1094 okuma
Etten duvara çare yok
Bülent Şirin
1028 okuma
Trabzonspor’un problemi “derin”de mi?
Bülent Şirin
1958 okuma
Olimpiyat’ta 70 bin kişi…
Bülent Şirin
2019 okuma
Olimpiyat’ta Üç’lü…
Bülent Şirin
2002 okuma
Rize’den yükselen “Şampiyon Trabzon” sesleri
Bülent Şirin
2094 okuma
Osmanlıdan Beri Fenerbahçe Galatasaray Maçlar
Aytekin Takar
1113 okuma
Kusursuz Mağlubiyet...
Bülent Şirin
807 okuma
Daha Az Yemek İçin 8 Öneri
Sağlık Rehberi
1214 okuma
Cesaret Abidesi Bruce Lee
Siyah Giyinen Adam
861 okuma
Fatih Tekke, profesyonellik ve kurşun askerle
Bülent Şirin
850 okuma
Trabzonspor’un en önemli ihtiyacı
Bülent Şirin
1929 okuma
Birşeyler yaz
Sadece Ben
Bağlantılarım
B.Bağlantıları
Herkes
Yazıyı Mootol duvarına paylaşmak için
üye ol
veya
giriş
yap
http://www.mootol.com/Yazi195/Trabzonspor,-ODP-ve-Ogun-Samast…
Adınız :
Gidecek E-posta :
Gönder
Tanıdıklarını haberdar etmek için
üye ol
veya
giriş
yap
Adınız :
Rapor nedeni :
Rapor et
Yazı içeriğini rapor etmek için
üye ol
veya
giriş
yap