İlçe sınırları içinde bulunan Tercil, Ayındar ve Mihrani kalelerinin kalıntıları yöre tarihinin çok eskilere dayandığını göstermektedir. Asurlular zamanında yörede kurulan "HATARO" adlı Tercil Kalesi'nden adını alan Hazro, ilk çağlardan bu yana sı­rasıyla Perslerin, Makedonya Krallığı'nın Roma ve Bizans İmparatorluklarının idaresinde bulunmuştur. İslamiyet'in Anado­lu'ya yayılmasıyla birlikte Hz. Ömer zamanında Müslümanların eline geçen Hazro, bu tarihten itibaren bölgede kurulan Müslüman beylik ve emirlikler arasında sık sık el değiştirmiştir. Türklerin 1015 tarihinden sonra Anadolu'ya yaptıkları keşif hareketlerinin uğrak yer­lerinden biri olan Hazro, Malazgirt Savaşı'ndan sonra ilk Türk yerleşim bölgelerinden birisi ol­muştur. XI. yüzyılın sonlarına doğru Büyük Sel­çuklu İmparatorluğu'na bağlanan bölge daha sonra Selçuklulara bağlı Anadolu Beylikleri tarafından yönetilmiştir. 14. yüzyılın başlarında Anadolu'daki Selçuklu hâkimiyeti sarsılınca İl­hanlı Devleti'ne bağlı Mardin Artuklularının eline geçen yöre toprakları; 1393"te Timur'un Anadolu seferi sonucunda Akkoyunlu Devle­ti'nin idaresine verilmiştir. 1502 tarihinden itibaren Safevilerin eline ge­çen Hazro ve çevresi Yavuz Sultan Selim'in 1515'te başlattığı Mısır Se­feri esnasında Osmanlı Devleti'nin yönetimine girmiştir. İlk önceleri Di­yarbakır eyaletine bağlı bir sancak olan Hazro uzun bir süre bu statüsü­nü korumuştur. Tanzimat devrinde Mustafa Reşit Paşa zamanında Sil­van'a bağlı 63 köylü bir bucak haline getirilmiştir. Birinci Dünya Sava­şı'na kadar bu durumunu koruyan Hazro Güney Cephesi'nde görevli olan Mustafa Kemal tarafından ziyaret edilmiştir. 1917 (Rumi 1333) ta­rihinde bir alay askeriyle Hazro'ya gelen Musta­fa Kemal, bölgenin ileri gelen beylerinden olan Mehmet BUDAK tarafından ağırlanmıştır. O günün savaş şartlarında da vatanseverliğini gös­teren Mehmet BUDAK, Mustafa Kemal'le as­kerlerine yiyecek, buğday, birkaç kesim hayvan, para ve altın vermiştir. Atatürk Cumhuriyetin kuruluşundan sonra Mehmet BUDAK'ın bu iyi­liğini unutmamış, kendisini meclise Millet Vekili olarak almıştır. Cumhuriyet Dönemi'nin başlarında küçük bir bucak olan Hazro'da 1943'te belediye teşki­latı kurulmuş, ardından ilçe Haziran 1954 tarihinde Silvan'dan ayrılarak Diyarbakır iline bağ­lı bir ilçe olmuştur. Tarih boyunca birçok devletin hâkimiyetine geçen ilçede en önemli tarihi eser ULU CAMİİ'dir. Eyyubiler zamanında 13. yüzyılda yapılan bu cami; ilçenin merkezinde, ilçeye hakim bir tepede inşa edilmiştir. İlçe sınırları dahilinde harabe haline gelmiş tarihi bir medrese ve bir de kilise bulunmaktadır. Coğrafi Konumu : İlçemiz Diyarbakır İl merkezinin Kuzeydoğusunda Uzuncaseki (Hacertum) Dağı'nın eteklerinde kurulmuştur. Yüzölçümü 419 km2 olan İlçenin denizden yüksekliği 1030 metredir. İlçe güneyinde kil ve çakıllardan yapılı yükseltisi 750-800 metre arasında oynayan platolar ve kuzeyde çekirdeği 1. Zamana ait bulunan Hacertum Dağı (1560 m) faylı ve antiklinali olmak üzere iki farklı topoğrafık üniteye sahiptir. Kuzeyinde Lice, Doğu ve Güneydoğusunda Silvan, Batısında Kocaköy, Güneybatısında Diyarbakır İl merkezi bulunur. İlçe merkezine Zuğur adıyla anılan bir boğazdan geçilerek gidilir. Bu boğazın bir tarafından Biler Dağı, diğer tarafında ise Horoz Dağı bulunur. İlçede karasal iklim hüküm sürmektedir. En önemli akarsuyu Zuğur Çayı'dır. Zergüş mevkiinde doğar ve Bismil İlçesi yakınlarında Dicle Nehri'ne karışır.