Baskil ve çevresinin de içerisinde bulunduğu Doğu Anadolu Bölgesi birçok medeniyetin kurulmasına beşiklik etmiş birçok beylik,devlet ve imparatorluğun kurulmasına mekan teşkil etmiştir. Baskil ve çevresi Mezopotamya ile Anadolu’yu birbirine bağlayan yollar üzerinde bulunmaktadır.Kalkolitik ve Neolitik döneme ait Şemsiyetepe Höyüğü, İmikuşağı Höyüğü ve Habibuşağı Höyüğü bulunmaktadır. Baskil,orta ve son tunç çağına ve Hitit dönemine ait bulgular İmikuşağı ve Şemsiyetepe Höyüklerinde rastlanmaktadır.Bu yerleşim yerleri Hitit ve Hurri mücadelesinin yaşandığı bir bölge olmuştur.Demir çağa ait bulgular Asurlara ait olup Kaleköy,İmikuşağı,Şemsiyetepe ve Habipuşağı Höyüklerinde ele geçirilmiştir. Urartular,Baskil ve çevresini M.Ö.805 yılında ele geçirmişlerdir.Habibuşağı, İZOLLU KİTABESİnde Urartu kralı 2.Sardun’un kazandığı zafer anlatılır. Urartular, Baskil çevresinde birçok kale yapmışlardır.Bu kaleler genellikle ticaret yollarını,yerleşim merkezlerini ve ekip-biçilen tarlaları korumak için garnizonlar şeklinde tertip edilmiştir. Baskil ve çevresinde M.Ö 8.yy' de İskit ve Med saldırılarıyla Urartu egemenliği bitmiştir.Medlerden sonra Persler bölgeyi ele geçirmiştir.Perslerden sonra kısa süre Helen İmparatorluğu’nun eline geçmiştir. Daha sonra Roma İmparatorluğu’nun idaresine girdi. Uzun bir süre Bizans ve Sasani mücadelesine tanıklık etti. Bir ara müslüman Arapların eline geçti. 1071 Malazgirt Zaferiyle Türk hakimiyetine geçti.Sırasıyla Artuklar,Selçuklar,Moğollar,Dulkadiroğulları,Akkoyunlar ve Osmanlı İmparatorluğu’nun hakimiyet sahası olmuştur. 1085 yılında Selçukluların komutanı Çubuk Bey tarafından Bingöl ve Harput çevresi Türkler tarafından ilk kez ele geçirilmiş oldu. Bingöl ve Harput çevresine dolayısıyla Baskil’e Türkistan’dan getirilen konar-göçer Türk grupları yerleştirilerek bölgeyi Türkleştirme –İslamlaştırmaya yönelik bir iskan politikası uygulanmıştır. Coğrafi Konum : İlçenin yer şekillerinin belirlenmesinde orojenik, epirojenik ve volkanik olaylardan oluşan tektonik hareketler birinci derecede etkili olmuş böylece dağlar, ovalar ve platolar meydana gelmiştir. Dış kuvvetler ise tektonizmanın oluşturduğu bu çatıyı yer yer derin bir şekilde yarmak, parçalamak ve boşaltmak suretiyle yörenin bugünkü topoğrafik görünümünü kazanmasına neden olmuştur. Jeolojik bakımdan mağmatik, metamorfik ve çökelti kaya türlerinden kayaç toplulukları bulunmaktadır. Mağmatik kaya türleri başlıca derinlik, domor ve yüzey kayaçlardan oluşmaktadır. Bütünüyle granit ailesi kayaçlarını içeren derinlik kayaçları Baskil çevresinde en geniş alanları kaplarlar. Bu kayalar içinde önemli bir yer tutan derinlik kayaçları, yarı derinlik ve yüzey kayaçları tarafından örtülmüş olarak izlenirler. Çökelti kayaçları ise orta polisenden günümüze kadar uzanmaktadır. Genellikle kireç taşları ile temsil edilen sedimenter(çökelti) kayaçlar,yer yer de fliş türü oluşuklara rastlanmaktadır.Genç sedimenterler ise alüvyonlarla belirlenir. İlçenin kuzeyinde yüksek kesimler üst krateseye ait kalkerlerden ibarettir. Oldukça bariz tabakalaşma gösteren bu E-W yönlü kalkerler güneye doğru eğimlidir. Yöredeki geniş alana yayılmış olan granitler muhtemelen permo-karbonifore ait mağmatik kütlelerdir.