Antik çağlardan bu yana yöremiz hep yerleşim yeri olmuş, halklar, uluslar, devletler arkası arkasına ya göçler ya da savaşlarla gelip gelip gitmişler. Böylece de günümüze bu tarihi olayları içinde gelinmiştir. Bu yönden hiçbir yerin ve yörenin bağımsız, yani kendi başına bir tarihi olamayacağı gibi Kabakum, Dikili, Atarna, Bergama, Çandarlı, Altınova, hatta Midilli tarihi de bütün bölge ile iç içedir. Bu yönden bakıldığında yöre tarihini araştırırken Dikili tarihine yer vermemek olanaksızdır. Dikili tarihi hakkında belirleyici bir kaynağa rastlanamamaktadır. Ancak Prof. Dr. Bilge Umar'ın "Aiolis" kitabında sözünü ettiği Bademli köyü yakınlarında "Kanai" antik kentçiğinden ve zamanımızda kalıntıları bulunan ve önemi azımsanamayacak bir yer olan Dikili kalesindeki "Atarna Sitesi" varsa da aynı bölgede olmanın dışında Dikili'nin yeri ile bir bağlantısı yoktur.Dikili'nin yeri hakkında eskilere dayanan bir bilgi olmadığı gibi yerinde de bir yerleşim yeri kalıntıları yoktur. Edindiğimiz bilgilere göre; "Dikili" sözcüğünün Dikili'ye ad oluşuna dair bir kayıta rastlanamamıştır. Dikili'nin olduğu yerin yerleşim yeri başlangıcı olma tarihinin 1800'lü yıllara rastladığı sanılmaktadır. Bugünkü Beylik zeytinliğinin olduğu yere Bergama Voyvodası Karaosmanoğlu bir çiftlik kurmuş ve civarlarına da zeytin ağaçları dikmiştir. Zeytin ağaçlarının dikildiği yere "Dikmelik" denir. Bir var sayıma göre Dikili sözcüğünün bu dikmelik sözcüğünden geldiği sanılmaktadır. Oysa ki burası Dikili'nin olduğu yerin uzağındadır. Karaosmanoğlu Dikili'de bir çiftlik kurmuştur. Çiftliğin önünde şimdi park olan yerde bir zeytinlik ve içinde de bir kuyu vardı. Çiftlikle zeytinlik arasından bir karayolu geçerdi. Belki de bu zeytinlik çiftlik kurulurken tesis edilmiştir. O zamanda zeytine çok önem verilmiş, yemeklerde çokcası zeytinyağı, bazen azda olsa sade yağ kullanılırmış. Buradaki zeytinler çiftliğin ihtiyacı için dikilmiş olabilir. Karaosmanoğlu?na ait başka çiftliklerde olduğundan bu çiftliği diğerlerinden ayırt etmek üzere zeytinlerin dikili olduğu veya dikili çiftlik denmesi büyük bir olasılıktır. Herhalde Dikili sözcüğü dikmelik sözcüğünden değil dikili sözcüğünden gelmektedir. Büyük bir olasılıkla Dikili sözcüğü zeytin dikili olmasından kalmış olabilir. Çünkü yukarıda değindiğimiz gibi Dikili sözcüğünü çağrıştıracak eski bir yerleşim yeri buralarda yoktur. Ancak şimdiki Dikili kentinin üst tarafında eski İsmailler köyü vardı. Bu köyün halkının bir kısmı 93 harbide denilen 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşında Osmanlıların yenilgisi sonucu Kırım göçmenlerinden buraya getirilip yerleştirilmesinden oluşmaktaydı. İsmailler köyünün daha üst taraflarında Evrese tepesi ile Davulgu tepesi arasında "Tepearası köyü" kalıntıları vardır. Ama bunların Dikili adı ile bir yakınlıkları yoktur. Bu ikisinden başka da buralarda eski bir yerleşim yerinin varlığı bilinmemekte yıkıntı ve kalıntılara rastlanmamaktadır. Coğrafi Konum : Dikili; İzmir'in kuzeyinde yer alan bir ilçemizdir. Konumu Ege Denizi kıyısında ve Midilli Adası karşısında yer alır. Komşu ilçeler Ayvalık, Bergama ve Aliağa'dır. Dikili'nin yerel konumu 39 derece 03 saniye kuzey enlemi ile 26 derece 52 saniye doğu boylamı arasına düşer.İlçe merkezinin konumu ise batısında Ege Denizi güneyi Karadağ'ın eteği olan Kızılçukur ve Ali Petre bayırı, doğusu Uçar ve Katrancı bayırı, kuzeyi de ova ile çevrilidir.Sınırları ise kuzeyden Madra Çayı'nı izleyerek Kozak yükseltisine ve Kaplan Köyü'nün altındaki köprüye kadar uzanır. Büveler, Kemente ve Kartal yaylalarını içine alarak Geyikli Dağı'na ulaşır. Güneyden kemikli burnundan Bakırçay'ın ağzına ve Bakırçay boyunca Aşağıkırıklar Köyü yakınına kadar gelir. Batıdan Madra Çayı ağzından Dikili, Bademli ve Çandarlı, doğudan Aşağıkırıklar Köyü yakınından Sağancı ve Yenice Köyleri arasından Geyikli dağına ulaşır.