KÖYÜMÜZÜN TARİHCESİ:
Niğde İlinin Çamardı kazasına bağlı bir köy.1700-1750 yıllarında kurulduğu tahmin edilir. Adana İç Anadolu bağlantısının bu yoldan sağlandığı tahmin edilmektedir. Köyümüz OSMANLI zamanında GÜMÜŞHANE tarafından gelen Jandarma Mustafa’nın ailesi tarafından kurulduğu tahmin edilmektedir. Daha sonra ÇAMARDI tarafından gelen Yanıklar ailesi, ELMALI Kasabası tarafından gelen Ömerler ailesi köye yerleşmiş olup; köyün büyümesine katkıda bulunmuşlardır. Köyümüzden OSMANLI Savaşlarında ve Kurtuluş savaşlarında şehit olan dedelerimizde bulunmaktadır. Köyün kurulmasında en etkili faktör köyün güney tarafından 100 mt. Mesafedeki pınardır. Daha sonra köyün ismi de pınardan esinlenerek KOCAPINAR olarak adlandırılmıştır. Pınarımızın suyu kışın ılık ve çok, yazın soğuk ve az olmakla beraber yağışların azlığından dolayı kesilmektedir.


KÖYÜMÜZÜN COĞRAFİ DURUMU:
İç Anadolu bölgesinin güneydoğusunda Orta Toroslar içinde yer alan Bolkarlar ve Aladağların kuzeye kıvrımlanarak sokuldukları alanın kuzeyinde kalır.7 kilometrekare alana sahip Kocapınar köyünün denizden yüksekliği tahmini 1550 metredir. Batı kesimler dalgalı düzlük, diğer kesimler ise dağlık bir yapıya sahiptir. Matematiksel Konumu: 37 derece 25 dakika kuzey ve 38 derece 58 dakika kuzey paralelleri ile, batıda 33 derece 10 dakika batı ve 35 derece 25 dakika batı meridyenleri arasında yer almaktadır. Köyümüz Niğde’nin doğusunda, Çamardı’nın kuzeyinde bulunmaktadır. Köyümüzün doğusunda Sulucaova Köyü, batısında Kızılören Köyü, güneyinde Orhaniye (Çerkez) Köyü, kuzeyinde İçmeli Kasabası bulunmaktadır. Köyümüz Niğde – Çamardı karayoluna 4 km. uzaklıktadır ve köy yolu asfalt kaplıdır. Köyümüzün rakımı:1550-1600 m. dolaylarındadır. Köyümüzün 4 tarafı dağlık alanlarla kaplıdır. Köyün karşı yamacı olan Çam dağında seneler önce dedelerimizin pervasızca yok ettiği ormanlık alan şu anda yeniden canlanma aşamasına gelmiştir, ayrıca kavakderesi mevkii de aynı şekilde meşelik alan olma yolundadır. Köylünün kendi çabalarıyla koruma altına aldığı alanın zamanla daha gür ve çekici bir hal alacağı muhakkaktır. Bu yönden köylüyü tebrik etmek gerekmektedir.
KÖYÜMÜZÜN GELENEK VE GÖRENEKLERİ:
Köyümüz tipik Anadolu köyü çerçevesinde,kendine has gelenek ve görenekleri olan bir yerleşim yeridir. Köyümüzde evlilik ve nişan törenleri önceleri daha mütevazi ve sade olurdu, şimdilerde daha şamatalı ve gösterişli olmaktadır. Köyümüzde düğünlerimiz genelde sazlı sözlü ve bazen de dini merasimlere uygun olarak yapılmaktadır. Önceleri Perşembe akşamları Bayrak dikme merasimi yapılır ve Cuma günlerinden başlamak kaydı ile Cumartesi kına gecesi ve Pazar günü öğle saatlerine kadar düğünlerimiz sürerdi.Hem maddi nedenler hem de çağın getirdiği bazı sebeplerden dolayı artık Cuma akşamları Bayrak dikme merasimi, Cumartesi günü kına gecesi ve Pazar öğleden sonra gelin alma ile düğün merasimi bitmektedir. Düğünden sonra damadın arkadaşları yakın bir akraba evinde toplanıp damat ve gelen misafirlerle kendi aralarında eğlenceler düzenlenir. Yatsı namazına yakın damat arkadaşları tarafından yakın akrabalarından enli olanlara damadı bekarlıktan çıkış bedeli olarak satarlar ve bekar arkadaşları böylelikle üzerlerine düşen vazifeyi yerine getirerek eğlencelerine son verirler. Köyde bayramlarda eskiye nazaran geçmişe özlem duyulur bir hal almaktadır. Önceleri bayram telaşı günler öncesinden başlardı, bayram sabahı herkes camiye koşar ve namazdan sonra gezilmedik akraba, komşu, hasta ve köylü kalmazdı. Şimdilerde sadece birkaç akraba ziyareti ve eve gelenlerle bayramlaşıp günü bitiriyorlar. Bu yönden köyümün eskiye dönüşünü arzu ediyorum. Çünkü bayramlarımızı en iyi şekilde yaşatmak bizlerin görevidir. Her ne kadar bazı etkenlerden dolayı yozlaştırılmaya çalışılsa da büyük yerlere oranla iyi bir durumda olan köy bayramlarının daha çekici ve eğlenceli olmasına katkı sağlamalıyız. Asker uğurlamalarda köylü üzerine düşen görevi en iyi şekilde yerine getirmektedir. Askerlerimizin gitmelerine 20-25 gün kala davetler başlar ve askerlerimiz köylü tarafından sırayla yemekli davetlerle ağırlanır. Arkadaş gurubu tarafından eğlenceler düzenlenerek askerlerimize hoşça vakit geçirtilir. Son zamanlarda şehirlerde olduğu gibi asker kınalarında düzenlenmektedir. Askerler giderken de cep harçlıkları konur ve mezar ziyaretinden sonra dualar okunarak asker ocağına uğurlanırlar.
KÖYÜMÜZDE YETİŞEN TARIM ÜRÜNLERİ:
Köyümüzde tahıl olarak pirinç hariç bütün ürünler yetişmektedir. Buğday, arpa, yulaf, çavdar, burçak, fiğ, yonca, korunga, çemen, mercimek ve nohut yetişmektedir. Sebze olarak; fasulye, bamya, bezelye, salatalık, kabak, biber, patates, domates, patlıcan, marul, ıspanak, maydanoz, pırasa, soğan, sarımsak ve çilek yetişmektedir. Meyve olarak da; Elma, kiraz, erik, fındık, vişne, armut, dut, ayva, üzüm, ceviz, şeftali ve kayısı yetişmektedir. Yalnız bu ürünlerin yetişmelerine müteakip köylü sadece kendi ihtiyaçlarına nispeten ürün yetiştirmektedir. Ama bu yetişen ürünler içerisinde Rahmetli Abidin Emminin armutları daha lezzetli ve köyün gençleri tarafından halen rağbet görmektedir. Ayrıca ağaç türlerinden kavak, selvi, ardıç, meşe, yaban armudu, alıç, çam ve söğüt de yetişmektedir.
KÖYÜMÜZDEKİ YAŞAYAN ALİLELER VE SOYADLARI:
1-) Soylular (Hacılar)
2-) Erdoğanlar (Sofular)
3-) Çelikler (Yanıklar)
4-) Kılıçlar (Ömerler)
5-) Şahinler (Ömerler)
6-) Baştürkler (Çerkez Çocukları)
7-) Kuzular (Çerkez Çocukları)
8-) Şeneller (İçmeliden gelen Arif Hoca)
9-) Kurtçular (Sulucaovadan gelen Şaban Kurtçu)
10-) İpekler (Esefin torunları)
11-) Kartallar (Şıhın torunları)
12-) Yıldızlar
13-) Satılar
14-) Yavuzlar
15-) Mızraklar
16-) Kayalar (Fattiler)
17-) Afşarlar (Selahattin Afşar ve kardeşinin çocukları)
18-) Avşarlar (Tayırın çocukları)
19-) Altıntaşlar (Camgözler ve Hacı alinin çocukları)
20-) Karanlar


KOCAPİNAR KÖYÜ HAKKINDA GENEL BİLGİLER:

Köyümüz Niğde’ye 47 km. Çamardı’na 23 km. uzaklıkta, 120 hane, 2007 Sayımına göre 316 nüfuslu güzel bir yerleşim yeridir. Ayrıca köyde ikamet edenler hariç 150 hane kadar da köy dışında yaşayan hemşehrilerimiz vardır. Çoğunluk Niğde, Adana, Ankara ve İstanbul’da olmakla beraber değişik şehirlerde ve yurt dışında Avusturya ve Almanya’da yaşamlarını sürdürmektedirler. Köyümüz devletin sunduğu bütün imkânlardan yararlanmaktadır. Köyümüze 1954’de camii, yine aynı senelerde 2 derslikli ilkokul ve bitişiğine lojmanı, 1979-1980’lerde elektrik, aynı yıllarda 2 derslikli Kocapınar 100.Yıl İlköğretim Okulu, 1995-1996’larda içme suyu, 2004 - 2005’de kanalizasyon, bu yılda (2007) sağlık evi yapılmıştır. Bunun yanı sıra telefon şebekesi mevcuttur. Köyümüzde 3 öğretmen, 1 imam ve 1 ebe-hemşiresi vardır. Köy tipik Anadolu gelenek görenek yapısını yansıtmakla beraber, sanayileşme olmadığı ve tarımsal verim düşüklüğü köyün göç vermesine neden olmaktadır. Köyümüze şu anda köy meydanı ve ara sokakların bazılarına, okulun önüne ve sağlık evinin çevresine KÖY-DES projesi kapsamında parke taşı döşenmiştir. Köyümüz şu haliyle gerçekten yaşanabilir bir hal almaktadır. Köyümüzün geçim kaynağı inşaatçılık, çiftçilik ve hayvancılıktır. Çiftçilik zamanla halkımız tarafından fazla rağbet görmese de çıkar yolun çiftçilikte olduğunu fark eden köylü tekrardan mesleklerini icra etmeye devam etmektedirler. Köyde genelde tahıl ve nohut ekilmektedir. Belirli zamanlarda şeker pancarı ekilmekle beraber getirisi az olduğundan dolayı rağbet görmemektedir. Köyde hayvancılıkta büyük baş hayvan köy genelinde her evde 1 er 2 şer adet olmakla beraber, küçükbaş hayvancılık belirli kişiler tarafından yapılmaktadır.
Köyümüzde yeni kurulan modern damla sulama sistemi ile yüksek verim alınan elma bahçesi köyümüz halkından olan Adana Kocayusuf yem san. Müdürü ve ortağı İlhan SOYLU tarafından kurulmuş olup; köy halkına örnek bir tesis olmuştur. Köylü bu sistemi ve alınan verimi gördükten sonra tarımda meyveciliğe önem vermeye başlamıştır. Ayrıca köye D.S.İ. nin açmış olduğu kuyular da çok faydalı olmaktadır. Bununla birlikte köyün kuruluşunda rol alan pınarımızın suyu Temmuz-Ağustos aylarında kesilmesine rağmen sulamada faydalı olmaktadır.
Köyümüz halkı kendi imkânlarıyla okur yazar olarak %98 civarındadır. Köyde okuma yazma bilmeyen nadiren 60 yaşın üzerinde birkaç kişi bulunmaktadır. Köyümüzde genel olarak polislik mesleğini seçen gençler daha çoktur. Diğer mesleklerden; Öğretmen, Doktor, Makine ve Elektrik Mühendisliğini seçenlerde mevcuttur. Üniversiteye giden 10 civarında öğrencimiz vardır. Devlet dairelerinde çalışan memur ve işçilerimizde mevcuttur.
Köyümüz gençliği köyde gelecek göremediklerinden olsa gerek dışa açılmaya gayret etmektedirler. Oysa kendilerine göre ufak tefek çaba harcayıp kendi imkanları doğrultusunda veya devlet destekli kredilerle hayvancılık ve çiftçilik yapsalar şahsi görüşüme göre daha mutlu ve huzurlu bir ortamda yaşamlarını sürdürebilirler. Köyde yaşamanın o kadar çok avantajlı yanları vardır ki inanın şehir hayatından daha iyi ve mükemmeldir. Çünkü her türlü yaşam imkanı köyümüzde vardır. Sadece dışarıda çalıştıklarının yarısı kadar kendi topraklarında çalışsınlar yeter. Belki bu satırları okuyan hemşehrilerim bana kızacaklar ama düşündükleri zaman ne kadar haklı olduğumu anlayacaklardır. Köyde iki kahvehane, iki de bakkal bulunmaktadır.
Köyümüz yazın daha şenlikli olmaktadır çünkü dışarıda çalışan ve emekli olan hemşehrilerimiz köye yaylaya gelmektedirler ve köyün durgun olan ekonomisini canlandırmaktadırlar. Ayrıca yurt dışında olan gurbetçilerimizde köye her yıl gelmekte olup köyün bazı umumi ihtiyaçlarını karşılamaktadırlar. Bu nedenle köyümüz camii ve Okulu çevre köylere nispeten daha düzenli ve ekonomik yönden sorunsuzdur. Köyümüzün en çok takdir ettiğim yanı da düğün ve ölüm gibi olaylarda birlik ve beraberlik içinde olmalarıdır. Çevre köylere rağmen küste olsa barışıkta olsa toplumsal olaylarında birliktelik daima öne çıkmaktadır. Ayrıca asker uğurlamada köylü tarafından önemsenmektedir, asker uğurlama ülkemizin her köşesinde olduğu gibi köyümüzde de bayram havasında olmaktadır. İnşallah bu durum bozulmadan devam eder. Çünkü bu hal dayanışmanın en doğal halidir.
Köyde vatandaşlar işlerini yaptıktan sonra tek eğlence yerleri olan kahvehanelere giderler, oradaki sohbetler genelde hoş ve çekicidir. Çevrede olup bitenler kahve sohbetlerinde haberdar edilir. Köyün en iyi tarafı da kahvehanelerde Perşembe günleri ve Cuma günleri oyun oynanmaz. Köylü Ramazan aylarında da en iyi şekilde gerekli saygı ve itinayı göstermektedir. Camimizin ihtiyaçları ne şekilde karşılanırsa Okulumuzun ihtiyaçları da o şekilde karşılanır. Köylümüz Okul ve Camisine gereken önem ve değeri vermektedir. Köyümüzün doğusunda olan çam dağında yağışların bol olduğu bahar mevsimlerinde çok lezzetli mantar olmaktadır, bu mantarların lezzetini inanın hiçbir yerde bulamazsınız.