Frigler DönemiMÖ 1200 yılında ağırlığını Frig oymaklarının oluşturduğu Ege göç kavimleri, Trakya üzerinden İç Anadolu’ya yayıldılar. Bu kavimlerden bitin, Mariandin ve migdanlar Zonguldak yöresine yerleşerek bölgenin bilinen ilk halkını oluşturdular. Gerek Frigler, gerekse öbür oymaklar, birkaç yüzyıl boyunca siyasal bir örgüt yapısı oluşturamadılar. Bununla beraber Zonguldak’ın güneyine düşen yörelerde maden işletmeciliği ve el sanatlarında önemli bir gelişme elde ettiler. Daha sonraları Kafkaslardan kalkıp, Anadolu’ya giren Kimmer beyleri Frigya’ya ardı ardına seferler düzenleyerek, Frig Kralı’nı MÖ 676’da ortadan kaldırdılar. Kimmerler daha sonraları Lidyalılar, Asurlularla yaptıkları savaşlar sonucunda zayıf düştüler. İran’dan gelen Med devleti ile yaptıkları savaşlar sonucu tutunamayarak Anadolu’yu terk ettiler. Kolonileştirme DönemiKimmerlerin yöreyi terk etmesinden sonra Lidya Devleti kuzeye doğru genişleyerek, M.Ö. VI.yüzyılda Zonguldak yörelerinde bölgesel bir üstünlük sağladı. Yine aynı yıllarda, Batı Anadolu kıyılarında yaşayan Megaralılar ve Boitayalılar Zonguldak yörelerine geldiler. Karadeniz kıyılarından getirdikleri malları boşaltabilecekleri küçük ticari iskeleler kurmaya yöneldiler. Bunlar arasında Filyos, Amasra, Ereğli gibi koloniler vardı. Persler, Zonguldak’taki Lidya egemenliğine MÖ 546’da son verdiler. Persler Dönemi213 yıl boyunca Persler Anadolu’nun tümüne egemen olmalarına rağmen koloni kentlerin yönetimine fazla karışmadılar. Ancak bu kentlerin yönetimine “Tiran” adı verilen kendi yandaşlarını getirmeye çalıştılar. Ancak MÖ 334’te Anadolu’ya geçen Makedonya Kralı İskender, Bronikos (Biga) çayı yakınlarında Pers ordusunu yenince, Pers üstünlüğü de bu yörede sona erdi. Bizans Dönemi395’te ikiye ayrılan Roma’nın doğu kısmında kalan bölge (Bizans), VII.yüzyılda Opsikian Theması sınırları içinde yer aldı. Bizans Döneminde Herakleia, Teian, Amastris, İmparatorluğun doğudaki merkezi Trapezus yolu üstünde önemli uğraklardı. Başlangıçta birer metropolitlik olan Herakleia ve Amastris, İmparator Justinianas döneminde piskoposluk düzeyine indirildi. Bu kentler, bir iç deniz olan Karadeniz kıyısında bulunmaları ve art bölgelerinin sınırlılığı yüzünden eski görkemlerini günden güne yitirdiler. VIII.yüzyıl sonlarında Müslüman Arapların bir akını çevreyi sarstı. IX.yüzyıl ortalarında Rus korsanlar kıyı kentlerini yağmalamaya başladılar. Bu akınlardan birinde Amastris tümüyle yakılıp yıkıldı. Bu yıkımdan sonra surların dışındaki asıl kent terk edildi. Türklerin Anadolu’da yayılmaya başladığı dönemde, Zonguldak çevresinin eski kentleri küçük birer kasaba-kale görünümündeydi. XIII.yüzyıl sonlarında Cenevizliler Herakleia ve Amastris’e yerleşerek ticaret merkezleri kurdular, bir süre sonra da bu kentlerin yönetimini ele geçirdiler. Coğrafi Konumu : Batı Karadeniz Bölgesi’nde yer alan Zonguldak, doğusunda Karabük, batısında Düzce ve Karadeniz, güneyinde Çankırı ve Bolu, kuzeydoğusunda Bartın, Kuzeyinde de Karadeniz ile çevrilidir. İl toprakları dağlık ve engebeli bir arazi yapısına sahip olup, akarsu vadileri ile yer yer derin şekilde parçalanmış, orta yükseklikteki alanlardan oluşmuştur. Zonguldak Kuzey Anadolu Dağları’nın batı kesimini oluşturan Karadeniz’e paralel iki sıra dağlarla engebelenmiştir. Kıyı dağlarından Küre Dağları ilin kuzeydoğu kesiminde yer alır. Ayrıca kuzeyini kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda uzanan Zonguldak Dağları, batı ve güney kesimini de Akçakoca Dağları kaplamaktadır. Zonguldak Dağlarından olan Göl Dağı 771 m.ye, Akçakoca Dağlarından da Orhan Dağı 905 m. ile ilin en yüksek kesimleridir. Bunların dışında Baçaklıyayla Tepesi (1.637 m.), Soğukoluk Tepesi (1.268 m.), Göktepe (1.416 m.), baba Dağı (1.120 m.), Kızıl Tepe (Kızıltaş) (1.468 m.), Atyaylası Tepesi (710 m.), Kantar tepe (905 m.), Orhan Tepe (920 m.), Arkut Dağı’nın (Gökçeler Dağı) kuzey uzantıları ve Keltepe (1.999 m.) ilin diğer engebeleridir. Yüzölçümü : 3.438 km2 dir.