Kıbrıscık ilçesine ait ilk bulgular M.S .100. yıla kadar uzanmaktadır. W.M.Ramsey’e ve tarihçi Plinius’un yol haritasına göre, ilçe ilkçağda Siberis denen ırmağı (şimdiki adıyla Aladağ Çayı) oluşturan kollardan Uludere’ nin kenarında yer almaktadır. Siberis adının bir diğer söyleniş biçimi Kyberis’tir. Kuwa yada Suwa ön takısı (Hitit) dilinde “İyi, güzel, kutlu, kutsal” anlamına gelir. Siberis (Kyberis) kelime olarak “Kutsal gürsü” demektir. Buradan yola çıkarak Kıbrıscık adının da Kyberis’den geldiğini söylemek mümkündür. İlçedeki eski yerleşim yerlerinde yapılan incelemelerde, Sarma denilen bölgede bulunan, şu anda Bolu müzesinde muhafaza edilen sikkelerin Roma dönemi İmparator Büyük Konstantin’e (M.S.307-337) ait olduğu belirlenmiştir. İlçe çevresinde Sarma’ya benzer yerleşim yerlerinin de olduğu tespit edilmiştir.Uludere’nin Belen Köyü mevkiindeki dik yamaçta bulunan Kaleönü (Elliönü) mağaralarında kayaya oyulmuş üç nefli sıvalı, mezar bölmesi ihtiva eden küçük bir kaya şapeli, ayrıca kayaya oyulmak suretiyle yapılmış birinden diğerine geçilebilen 3-4 hücreden oluşan muhtemelen keşiş odaları ve yine kayayla oyulmak suretiyle yapılmış mezar odası yer almaktadır. Bu mağaralarla ilgili bu bulgular Bizans dönemine ait bir kaya manastırı olduğunu göstermektedir. Ayrıca, Belen Köyü Çukur Mahallesi’nde birisi sarnıçlı olmak üzere iki adet su havuzlu (yalaklı) çeşme yer almaktadır. Duvarları gayrı muntazam kesme taşlardan yapılmış olan çeşmelerde kullanılan kireç harcı ve çevredeki mezarların yapıları buranın Bizans devrine ait olduğunu belgelemektedir.Yine Uludere’ye bakan dik yamaçta bulunan Alcının Kayası denilen mevkide ise, kayaya oyulmuş kaya sığınakları bulunmaktadır. Bu sığınakların Seben ilçesi Muslar mahallesi, Alpagut Köyü, Çeltikderesi kaya sığınaklarıyla büyük benzerlik gösterdiği anlaşılmıştır. Dik yamaçlara yapılmış olan bu sığınakların M.S.7. ve 9. yüzyıllar arası Orta ve Kuzey Anadolu’daki Arap-Bizans mücadelesi sırasında bu bölgede yerleşik Bizans halkı tarafından korunma amaçlı kullanılmış olması muhtemeldir. Bütün bu bilgiler ışığında, Kıbrıscık yöresinde Roma ve Bizans dönemlerinde çeşitli yerleşim bölgeleri olduğu kesin olarak bilinmektedir. Coğrafi Konum : Bolu ilinin güneyinde 65 km mesafede Köroğlu zirvesinin eteklerinde yer alır.40º 18 ´00´´ - 40º 31´18´´ kuzey enlemleri ile 31º 40´45´´ -31º 56´21´´ doğu boylamları arasındadır. Rakım 1100 m yüzölçümü 621 km²dir. İlçenin kuzeyinde bulunan Köroğlu dağının volkanik faaliyetleri sebebiyle ilçe arazisi volkanik, siyah ve sert bazaltlardan meydana gelmiştir. Kuzeyinde Serke ve Köroğlu dağları uzanır. Güney batıdan kuzey doğuya doğru Köroğlu dağları üzerinde Göktepe 1959 m,Domuzkaya tepesi 1887 m, İnekkıran tepesi 2135 m, Yelice,Sinekkonmaz 2206 m, Köroğlu tepesi 2399 m yüksekliktedir. Köroğlu dağları üzerinde Eğrikar tepesi 2282 m, güneye doğru Tepekurulu tepesi 2174 m, Göynük tepesi 2888 m, Pınar tepe 1309 m’dir. Kuzeyde Dörtdivan sınırlarını oluşturan güneybatıdan güneydoğuya Serke dağları uzanır. Erenler Doruğu 1183 m, Aladağ tepesi 2098 m, Sakal tepesi 1978 m, Karakuz tepesi 1441 m, Ala tepe 1288 m’dir. Serke dağları eteklerinde Serke deresi ve Cuma deresi oluşur.İlçenin kuzeydoğusunda Beypazarına doğru uzanan Karakise dağları bulunur. Çatalkaya tepesi 2055m ,Harmankaya 2000,Kınık tepesi 1856, Dedeninkaşığı 1825 m, Ağı tepe 1800, Domuzlu tepe 1756, Avrukaya tepesi 1773, Büyükkaya 1693m’dir.