Resimler
Videolar
Haberler
Yazılar
Replik Düplik
Kuruluşlar
Benim Dünyam
Kayıt Ol
Oturum Aç
Milli Mücadelede Maraş "Maraş' Ta Kuvay-I Milliye'nin Kurulması"
Yazı Yaz
1529
4236
Memleket Yazilari
Yorum Yaz
Yazdır
Tavsiye Et
4.9.2015
0 yorum
1595
okuma
Bayrak olayından iki gün sonra yani 30 Kasım 1919'da Çiçekli Camii anı-hatibi Veziroğlu Mehmet Alparslan'ın (Vezie Hoca, Alpaslan)evinde toplandılar. Ertesi günü olan 31 Ekim 1919'da Vezie Hoca, Hintlinin oğlu abdülhakim Bey'in dükkânına gidip Fransızlara karşı birlikte hareket etmeyi teklif etti. 1 Kasım 1919'da medresede toplandılar. Toplantıya, Veli oğlu Ziya Bey, Avukat Cerrahioğlu Zekeriya Bey, Başkâtip Rıza Bey, Karcı Tahya efndşoğlu Ali Rıza Bey, Hocaoğlu Evliya Efendi, Atilla Bey, Abdi Keçeci Bey katıldı. Toplantıda İlyas Efendi Zade Refet Efendi'nin başkanlığında, belediye Reisi Bekir Sıtkı, Kocabaş Zade Hacı Naci ve Hacı Ahmet-Efendi, an Zade Arif, Mühendis Abdüllatif 'ten oluşan heyet seçi1di. Bunlar arında" Milletin ve vatanın selameti uğrunda feda-i can edeceğime, meşru milli teşkilatımıza karşı hainlik edenlerin velev öz kardeşimiz olsa dahi idamına ve sır saklayacağıma val1ahi ve billahi" şeklinde yemin ettiler.
Burada şunu açıkça ifade etmek istiyorum. Şehrin işgalinin tanınması ve aylaştırılması için bir paşanın konağında, işgal kumandam Andre tarafından toplantı yapılaması isteniyor. Bu olmayınca o dönemde Padişah'ın da lutfundan faydalanan, Türk milletinin sırtından büyük sermaye edinen ve Maraş'ın ileri gelenlerinden Agop Hırlakyan'ın evinde toplanılıyor. Maraş mutasarrıfı Ata Bey Ve kumandanı işgali ciddiye almıyor, hatta sıkışınca şehri yüz üstü sahipsiz ip kaçıyor. Diğer bir ifade ile Maraş'a atanan o dönemdeki yüksek urlar halkın direnişine arka çıkmıyor. Bu kutsal Maraş Mücadelesi din adamlarının liderliğe yine din adamı niteliğinde olan zengin eşrafın teşvik ve desteğiyle başlıyor ve böylece devam ediyor .. Diğer yandan Şekerli ve Hatuniye semtlerinde de başka bir heyet arak faaliyete geçildi. Ayrıca bayrak olayında gururu kırılan Fransızların, . kuvvetlerIe bu kırılan gururu kurtarma yoluna gidebileceği ihtimali, göz - de tutularak bir müteşebbis heyet kurulmasına karar verildi. Heyet; İlyas Efendi Zade Refet Efendi'nin başkanlığında, Belediye Reisi Bekir Sıtkı, baş Zade Hacı Naci ve Hacı Ahmet, Şişman Zade Arif, Dede Zade
Ahmet Beşen Bey Zade Hacı Nuri, Hancı Zade Hafız Ali, Karaküçük Hacı Mustafa, Kısakürek Hacı, Fatmalıoğlu Derviş, Hüdayi Tahsin, Çanakoğlu Hüseyin ve Mühendis Abdüllatif Bey'lerden kuruldu.
Bu heyet sonraları daha da genişleyerek “Merkez Heyeti” adını aldı. İşlerin bir elden yürümesi gerekçesi ile ayrı ayrı çalışan gruplar dağılarak. Merkez Heyeti'ne katıldılar.
Bir süre sonra Heyet Başkanlığı'na Arslan Bey getirildi. Merkez Heyeti yönetimi kolaylaştırmak için şehri on bölgeye ayırdı. Her bölgenin bir de yönetim kurulu vardı.
Şehirde on bölgede bulunan yönetim kurullarının ve başkanlarının isimleri şunlardır:
1.Çavuşlu (Yürükselim) Mahallesi Reisi Çuhadar Zade Hacı Mustafa Efendi. 2.Bektutiye (Fevzi Paşa) Mahallesi Reisi Ser Müsevvid Ahmet Efendi. 3.Restebaiye (Gazi Paşa) Mahallesi Reisi Baba Halil Zade Ahmet Efendi. 4.Acemli (Şehit Evliya) Mahallesi Reisi EvkafMemuru Evliya Efendi. 5.Kayabaşı Mahallesi Reisi Tapu Memuru Faik Efendi. 6.Divanlı Mahallesi Reisi Hasan Bey. 7.Ekmekçi Mahallesi Reisi Sapsız Hacı Efendi. 8.Çığcığı (Hayrullah) Mahallesi Reisi Muhacir Memuru Nasrullah Efendi. 9.Âlemli (Sakarya) Mahallesi Reisi Zü1kadiroğlu Süleyman Bey. 10.Hatuniye (Kurtuluş) Mahallesi Reisi Şeyh Ali Sezai Efendi.
Merkez Heyeti ile idare Heyeti kurulduktan sonra para toplanmaya ve erzak biriktirilmeye, silah ve cephane temin edilmeye başlandı. Tüccarlardan da Beşen Beyzade Hacı Nuri Bey, Merkez Heyeti'nin veznedarlığını yaptı. Toplanan zahire gizli depolarda biriktirildi. Herkes kendine düşen yiyecek ve Para yardımını gönüllü olarak yaptı. Bu arada Çukadarzade Hacı Mehmet Efendi 500 altın vererek vatan ve milleti adına yaptığı fedakârlığı cömertçe a koydu.
M üslümanlar arasında iç disiplini sağlamak için prensip kararı alındı ve ar merkezlere gönderildi. Divanlı, Kayabaşı, Âlemli, Kumar1ı, Çomaklı, isadivanlı Şekerli, Hatuniye ve Duraklı mahalleleri Heyet-i Milliyesi aralarında Şu ortak kararları aldılar:
1. Hiç kimse düşmandan kesinlikle kaçmayacak ve evlerini bekleyecek. Evlerini terk ederek uzaklaşırsa bu durumdan mücahitler olumsuz yönde etkilenecek. Ayrıca boş bırakılan Müslüman evlerine düşman yerleşecek ve önemli noktaları ele geçirmiş olacak. Kesinlikle hiç kimse kendi bulunduğu yer ve evinden başka yere gitmeyecek. 2. Halkın belirlenen kurallara uymalarını sağlamak için görevliler tayin edilecek. Aralıklarla gezen devriye yakaladıkları insanları bulundukları noktalara dönmeye ve burada kalmaya mecbur edecek. Alınan kararlara uymayanlar en sert şekilde cezalandırılacak. 3. Mahallelerde bulunan ve karakollara katılmayan silahsız başıbozuklar tutuklanarak bölge dışına çıkarılacak. Herkes kesinlikle karakol emrine uyacak. Evlerine çete alan veya bunları misafir edenlerin evleri yakılacak ve ev sahibine gerekli ceza verilecek. Bu talimata uymanın mecburi ve gerekli olduğu, Müslümanlara kesin bir dille anlatılacak. Müslümanların düşman işgalinden kurtulmaları için, birlik ve beraberlik içinde bulunmalarının önemi idrak ettirilecek.
4 . Yağma kesinlikle yasaktır. Alınan eşya veya iaşe merkeze gönderilecek. Eşyaları yağmalayıp saklayanlar ağır cezaya çarptırılacak. 5. Mahallelerde bulunun ve karakollarda görev yapamayacak durumda bulunan mazeretli şahıslar, ellerinde bulunan özel veya devlete ait silahları en yakın ihtiyar heyetine teslim edecek. Bu silahlar ihtiyar heyetinin belirlediği şahıslara verilecek.
K ılıç Ali Bey Pazarcık'a Yörük Selim Bey Göksun'a giderek milis teşkilatını kurmaya çalıştılar. Onların bir ay yoğun çalışmaları sonunda Elbistan-Göksun ve Pazarcık'ta milis teşkilatı kuruldu. Bu arada bir de Bertiz'de Zafer ve Muharrem Beylerle Sütçü İmam tarafından Bertiz müfrezesi kuruldu. Bertiz müfrezesiyle birlikte Göksun, Pazarcık milis teşkilatlarını, Fransızların ilerlemesini ve işgalini engellemede çok büyük hizmetleri oldu. Maraş halkından yukarda isimleri geçen ileri gelenlerle beraber, müfreze kumandanlığı yapabilecek ihtiyat zabiti ve emekliye ayrılmış şahıslar çeşitli kollarda ve Bertiz müfrezesinde görev aldılar. Maraş'ta jandarmanın gizli deposunda 850 adet muhtelif silah ile 1000 sandık Rus cephanesi bulunmaktaydı. Fakat bunlardan Fransızların haberi yoktu. Tabur Kumandanı İsmail Hakkı Bey' in korkak hareket etmesinden dolayı bu silah ve mühimmatlardan gereği gibi yararlanılamıyordu. Merkez Bölük Kumandanı Çerkez Mahmut Bey'in çabaları sonunda bu silahlar gerekli yerlere dağıtıldı. Harp sırasında bu cephanenin 300 sandığı kullanıldı ve geri kalan 700 sandık cephane savaştan sonra orduya teslim edildi. Kışla yanında bulunan depodaki silah ve cephaneye İngilizler el koydu. Daha sonra İngilizler, kullanılmasını önlemek amacıyla buradaki silahların bir kısmının mekanizma ve kapaklarını söktürdü ve bir kısmını Halep'e gönderdi. Ayrıca İngiliz birlikleri Maraş'tan çekilirken depolarda bulunan silah ve cephaneyi Fransız birliklerine teslim ettiler. Bu arada dışarıdan da silah ve cephane teminine başlandı. Jandarmanın elindeki silahlar da bir müddet sonra bu kahraman yurt evlatlarının fedakarlıktan ile depolara taşındı. Jandarmadan faydalarıma işinde Merkez Bölük komutanı Yüzbaşı Mahmut Bey üstün bir gayret gösterdi. Maraş, Antep ve Şanlıurfa'da bulunan Fransız komutanı General Keret'in, 15 Aralık 1919'da Maraş'a gelişinde, yanda Miralay Saint Mari ve ı 500 kişilik bir kuvvet bulunuyordu. M araş, Antep, Şanlıurfa Fransız kuvvetleri komutanlığına atanan General Keret,6 Aralık 1919'da Maraş'a geldiğinde şehrin ileri gelenlerini hükümet konağına çağırarak bir toplantı yaptı. Pazarcık'ta bulunan Kılıç Ali'nin yakalanarak teslim edilmesini istedi. Amaçlarının Maraşlılara yardım olduğunu kendilerine zorluk çıkarılmaması yolunda sözler söyledi. Orada bulunan refet Hoca "Kumandan Bey, himayeden medeniyetten bahsediyorsunuz, fakat kötülükler yaptırıyorsunuz. Kadınlara taarruz edildi. Sebepsiz ve sonuçsuz olarak birçok canlara kıyıldı. Ermenileri silahlandırıyorsunuz. Bu kadar işleri yapmaya iktidanniz yetişiyor, eşkıya başı dediğiniz adamı tutamıyorsunuz... " dedi. Yine aynı toplantıda bulunan Şeyh Ali Sezai Efendi, Fransız kuvvetlerinin günden güne artmasının ve Ermenilerin şımarık hareketlerine göz yumulmasının üzüntü ile karşılandığım, dolayısıyla hiçbir yabancı yardımını kabul etmeyeceklerini belirtti. Bu konuşmaya kızan General daha ileri gidemeden toplantıya son verdi General Keret ve Miralay Saint Mari bu konuşmadan sonra ikindi vakti arabalarına binerek Antep'e gittiler. 16 Aralık 1919 günü akşamı Çukuroba Camii'ne bomba atılması ve müezzine kurşun sıkılması üzerine, Evliya Efendi'nin gayreti ile memleketin ileri gelenleri tarafından 17 Aralık 1919 günü bir protesto name hazırlanarak General Keret'e gönderildi. Bu beyannamesi ile işgal kuvvetleri komutanlığı ikaz edildi. Aksi takdirde milli direnmenin kendileri için çok kötü sonuçlar doğuracağı, Türklere yakışır bir vakarla ihtar olundu. A n tep ve İslâhiye’den erzak, silah ve cephane getiren Fransız birlikleri ve takviye kuvvetleri sürekli Türk çetelerinin baskınına uğrayarak, kayıplar veriyordu.
Bu ciddi darbeler karşısında ne yapacağını şaşıran General Keret aşağıdaki bildiriyi yayınladı. 1. Üzerinde silah bulunduran Türkler, soruşturma yapılmadan kurşuna dizilecektir. 2. Öldürülen bir Fransız askerine karşılık, Türklerden kur'a çekilmek suretiyle iki kişi öldürülecektir. 3. Bir evden silah atılırsa, o ev yakılacaktır. 4.' Böyle bir hal meydana gelmesi durumunda Osmanlı memuru olanlar işlerinden atılacaktır. 5. Sokaklar, küçük bir olay meydana geldiği takdirde makineli tüfek, bomba ve gazlı mermilerle ateş altına alınacaktır. B u bildiri şehirdeki havayı tamamen bozdu. General Keret hükümet işlerine müdahale etmeye başladığı gibi baskıyı da arttırdı. B u ortam içerisinde savaşın kaçınılmaz bir hal aldığını gören Türkler, hazırlıklarını hızlandırdılar. 20 Ocak 1920 günü şehirde heyecan doruk noktasına ulaştı. Dükkânlar kapatıldı. Her an patlamaya hazır olan halkta büyük bir sessizlik başladı. 21 Ocak 1920 günü General Keret şehrin ileri gelenlerini ve memurlarını son defa olarak toplantıya çağırdı ve onlardan galeyan halinde olan halkı yatıştırmalarını istedi. Toplantıya katılanların bir kısmının karargâhta tutulması halkın heyecanını büsbütün arttırdı ve savaşın başlamasını kaçınılmaz hale getirdi.
Beğen
Beğenme
Tavsiye et
Rapor et
Yazdır
1595
Yer
Memleket Yazilari
4.9.2015
Kahramanmaraş
0
kişi beğendi
0
kişi beğenmedi
Etiket
#Prof.Dr.Ahmet Eycil
  
Kaynak
Yorum yapabilmek için
Üye Olun
veya
Giriş
yapın
Kahraman Maraşlılar
adlı kullanıcının
diğer yazıları
Hemşerilerme Davet
Haydar Polat
1334 okuma
Köyün Tarihçesi
Zafer Kaplan
1583 okuma
MİMAR SİNAN (1490-1588) kimdir ?
Myname isno
1180 okuma
Yaylalar, yaylalar…
Bülent Şirin
3191 okuma
TUNCELİ'NDE BAHAR MEVSİMİ,,,,
Orhan Topkaya
1477 okuma
Seyyid Onbaşı
Mustafa Celep
1623 okuma
Bir Urfa da İstanbul’da Var Artık
Hayri Genç
2567 okuma
Şenliğin Kadırgalısı
Hayri Genç
1369 okuma
Giresun Günleri Yaklaşırken…
İbrahim Balcıoğlu
2426 okuma
Gökçeada'nın "Organik Ada" olmasına az kaldı
Mootol Türkiye
1523 okuma
Osmanlı İmparatorluğunda Kölelik
Fatih Altunsoy
1534 okuma
Osmanlı İmparatorluğu ve İslam
Fatih Altunsoy
1642 okuma
Viranşehire Sağlık Yüksek Okulu
Eyyüp Azlal
1861 okuma
Teşekkürler Pegasus
Eyyüp Azlal
1436 okuma
Viranşehirde Bir Taziye
Eyyüp Azlal
1759 okuma
Birşeyler yaz
Sadece Ben
Bağlantılarım
B.Bağlantıları
Herkes
Yazıyı Mootol duvarına paylaşmak için
üye ol
veya
giriş
yap
http://www.mootol.com/Yazi1529/milli-mucadelede-marasmaras-ta-kuvayi-milliyenin-kurulmasisavunma-teskilati
Adınız :
Gidecek E-posta :
Gönder
Tanıdıklarını haberdar etmek için
üye ol
veya
giriş
yap
Adınız :
Rapor nedeni :
Rapor et
Yazı içeriğini rapor etmek için
üye ol
veya
giriş
yap