Resimler
Videolar
Haberler
Yazılar
Replik Düplik
Kuruluşlar
Benim Dünyam
Kayıt Ol
Oturum Aç
İbnü’L-Hâcib
Yazı Yaz
650
4608
Dini Konular
Yorum Yaz
Yazdır
Tavsiye Et
11.4.2013
0 yorum
1847
okuma
Tam Adı:
Ebû Amr Cemâlüddîn Osman b. Ömer b. Ebî Bekr b. Yûnus (ö. 646/1249) 570"te (1175) Mısır'ın Yukarı Saîd bölgesinde Küs'a bağlı İsnâ kasabasında doğdu.Bazı kaynaklarda ise Ebû Amr Cemâlüddin Osmân b. Ömer b. Ebî Bekr Yûnus Duvenî el-Mısrî el-Mâliki diye de geçmektedir.
Hocaları:
İbnu’l-Hâcib, zamanının birçok seçkin ilim adamlarından ilim tahsîl etmiştir.Tesbit edebildiğimiz belli başlı hocalarını şöyle sıralayabiliriz
Hadis hocaları
1. Ebu’s-Senâ Hammâd b. Hîbetullah el-Harrânî
2. Ebû Abdullah Muhammed b. Hamid el-Ertehî
3. Ebu’l-Kâsım Hîbetullah el-Bûsırî (ö.598/1202)
4. İsmâil b. Sâlih b. Yâsin
5. Ummü Abdü’l-Kerîm Fâtıma binti Saîd el-Hayr el-Ensârî
6. el-Kâsım b. Asâkir (ö.600/1203)36
Kırâat hocaları
1. Ebu’l-Cûd el-Lahmî Gıyâsü’d-Din b. Fâris b. Seken el-Münzirî(ö.605/1208). Mısır halkının Kırâat’ta ve Nahiv’de lideri olan bu zât a’maydı. Güzel ahlak ve kişiliğe sahip birisiydi.
2. Ebu’l-Hasan el-Ebyâri Ali b. İsmâil b. Ali (ö. 618/1221). Fıkıh, Usûl veKelâm gibi çeşitli sahalarda ihtisas sahibi olan bu zât başta İskenderiye olmak üzere birçok ilim merkezinde ders vermiştir.
3. Ebu’l-Fazl el-Gaznevî Muhammed b. Yûsuf b. Ali b. Şihâbud’-Din (ö.599/1202). Fıkıh, Kırâat ve Nahiv olmak üzere, çeşitli dallarda ders veren bu zât,özellikle de Gaznevî Mescidinde Mâliki mezhebi fıkhını öğretmiştir.
4. el-Kâsım b. Fiyyürete’ş-Şâtıbî Ebû Muhammed el-Kâsım b. Ebi’l-Kâsım Halef b. Ahmed (ö.590/1194). Kur’ân-ı Kerim’i kırâat ve tefsir yönleri ile bilen Şâtıbî,Hadis’te de mahâret sahibiydi. Nahiv ve dilde usta, güzel ahlak sahibi birisiydi. İbnHallikân onun hakkında şöyle diyor: Şâtıbî, Nahiv ve dil konularında zamanında eşsizbir âlimdi. Yâkut el-Hamevî de, onun Nahiv ve Kırâat bilgini olduğunu söylüyor37
Öğrencileri:
İbnü'l-Hâcib Kahire'de Fâziliyye Medresesi'ne müderris oldu. Dımaşk ve Kahire'de aralarında Ebü'l-Abbas İbnü'1-Müneyyir, Zeynüddin İbnü'r-Raâd, Kerek Emîri el-Melikü'n-Nâsır Dâvûd b. îsâ, Şehâbeddin el-Karâfı, Abdülazîm b. Abdülkavî el-Münzirî, Abdüsselâm ez-Zevâvî, Abdülmü'min ed-Dimyâtî, Ebû Şâme el-Makdisî ve İbn Mâlik et-Tâî gibi âlimlerin de bulunduğu birçok talebe yetiştirdi.
İlmi Hayatı:
Ailesi aslen Tiflislidir. Bu dönem Salâhaddîn el-Eyyûbî’nin Mısır’ı Fatimîler’den geri alıp, kendi hükümdarlığını ilan ettiği ve hutbeyi Abbâsî halifesi adına okuttuğu, istikrarlı bir döneme rastlamaktadır Babası, Salâhaddîn el-Eyyûbî’nindayısının oğlu Kûs Emîri İzzeddin Mûsek es-Salâhî’nin hâcibi idi. Bu görevindendolayı oğlu daha çok İbnu’l-Hâcib lakabıyla anılmıştır. Ca’fer b. Sa’leb el-Üdfüvî,İbnu’l-Hâcib’in babasının hâcib olmadığı, ancak emîrler ve devlet erkânı ile arasının iyiolduğu, küçük yaşda yetim kalan Ebû ‘Amr’ın bakımını hâciblerden biri üstlendiği için onun İbnu’l-Hâcib lakabıyla anıldığı şeklindeki bir rivayeti kaydettikten sonra bunun pek doğru olmadığını söyler.
Babasıyla birlikte küçük yaşta Kahire'ye giden İbnü'l-Hâcib, burada Muhammed b. Ömer el-Bennâ'dan dil ve edebiyat dersleri aldı. Kasım b. Fîrruh eş-Şâtıbiden et-Teysîr ve eş-Şâtibiyye'yi. Ebü'l-Fazl Bahâeddin Muhammed b. Yûsuf el-Gaznevî'den el-Mübhic fi'I-kırââti's-semân ve kırââtü'l-Acmeş ve İbn Muhayşin ve İhtiyarı Halef ve'1-Yezîdî adlı eseri, Ebü'1-Cûd Gıyâs b. Fâris el-Lahmî'den de kırâat-i seb'ayı okudu. Ebü'l-Kâsım Hibetullah b. Ali el-Bûsîrî, Ebû Tâhir İsmail b. Salih b. Yâsîn, Ebû Muhammed İbn Asâkir, Fâtıma bint Sa'd el-Hayr'dan hadis ilimlerini, Ebû Mansûr el-Ebyârî, Ebü'I-Hasan Şemseddin Ali b. İsmail el-Ebyârî, İbn Cübeyr, Halîl b. Saâde el-Huveyyî'den fıkıh ve fıkıh usulü tahsil etti; İbn Nukta'-dan hadis rivayet etti.
İbnu’l-Hâcib, tahsilini tamamladıktan sonra “el-Emâlî”sindeki bir kayda göre 609/1212 yılında Fâzıliyye Medresesi’nde ders okutmaya başladı. Daha sonra Dımaşk’a gitmek üzere Kahire’den ayrıldı. Birkaç ay Küdüs’te kalıp 617/1220 yılında Dımaşk’a ulaştı. Emeviyye Camii’nde Mâlikî mezhebine tahsis edilen zâviyede ders vermeye başladı. 633/1235 yılında Kerek Emîri el-Melikü’n-Nâsır Dâvûd b. Îsâ’nın dâveti üzerine Kerek’e gitti. Burada el-Melikü’n-Nâsır’a “el-Kâfiye”sini, “el-Vâviye nazmü’l-Kâfiye” adıyla manzûm hale getirip okuttuktan sonra Dımaşk’a döndü Haçlılarla savaşmak istemediği için onlarla barış yapan Şam Emiri, es-Sâlih İsmâil b. Ebi’l-Ceyş’e karşı çıkan arkadaşı Şeyh İzzü’d-Din Ebû Muhammed Abdül-Aziz b. Abdü’s-Selâm’ın yanında yer almıştır. Bu sebepten dolayı Şam Emiri, hem İbnu’l-Hâcib’i, hemde arkadaşını Şam’dan sürdürmüştür. Hatta İbnu’l-Hâcib, Şeyh İzzü’d-Din EbûMuhammed Abdül-Aziz b. Abdü’s-Selâm’ı çok sevdiğinden dolayı o zât hapse atıldığızaman onunla hapse girerek ona olan bağlılığını göstermiştir. 638/1240 senesinde hapishaneden çıktıktan sonra Şam’dan ayrıldılar ve Kahire’ye yerleştiler. Dımaşk ve Kahire’de birçok talebe yetiştirdi İbnu’l-Hâcib, daha çok dilcilik yönüyle tanınmıştır. “el-Kâfiye” ve “eş-Şâfiye” adlı Nahiv ve Sarf’a dair telif ettiği eserleriyle de zirveye ulaşmıştır.
Gramerle ilgili eserlerinin birçok yerinde nahivcilere muhalefet eden İbnu’l-Hâcib şöhretini özellikle “el-Kâfiye”sine borçludur. Bu kitap, İslâm ülkelerinde çok meşhur olmuş, çeşitli âlimler eser üzerine şerh ve şerhlerine de hâşiyeler yazmıştır.Bununla beraber İbnu’l-Hâcib, Arap gramerinde bir ekol sahibi olmaktan ziyadeVI./XII. yüzyıldan sonra yetişen diğer Gramer âlimleri gibi sârih ve yorumcu niteliği ağır basan âlimlerden sayılmaktadır. Zira onun zamanında Basra ve Kûfe dil mektepleri arasındaki tartışmalar son bulmuştu. Bundan dolayı İbnu’l-Hâcib önceki ekollerin görüşlerini bir araya getirmiş, onları ustalıkla düzenleyip faydalanılacak bir şekle getirmiştir. İbnu’l-Hâcib’in bu seçmeciliği yanında dil öğretiminde yaptığı diğer bir değişiklik de Zemahşerî’nin “el-Mufassal”ında birleştirdiği Sarf ve Nahiv konularını daha önce İbn Cinnî ve Ebû Osman el-Mâzinî’nin yaptığı gibi, yeniden birbirinden ayırıp her birini ayrı ayrı kitaplar halinde yazmasıdır.
İbnu’l-Hâcib, Doğu İslâm dünyasında dilciliye dair eserleriyle tanınırken Batı İslâm dünyasında Fıkıh ve Fıkıh Usûlü’ne dair eserleriyle şöhret bulmştur. İbn Haldûn onun fıkıhtaki değerini anlatırken “el-Muhtasar” adlı eserinin Mağrib’de Mâlikî mezhebinin programı haline geldiğini söyler. Kahire’de, İbnu’l-Hâcib ile defalarca görüştüğünü belirten çağdaşı İbn Hallikân, “Her görüşmemde Fıkıh, Arap dili ve edebiyatıyla ilgili zor gördüğüm yerleri sorar ve çok doyurucu cevaplar alırdım” diyerek onun derin bilgisine dikkat çekmektedir. Ebû Şâme de, İbnu’l-Hâcib’in Mâlikî mezhebini ayakta tutanlardan biri olduğunu kaydettikten sonra, onun çeşitli ilimlerdeki kabiliyet ve bilgisine, yüksek şahsiyetine, azim ve tevazuuna, munazara ilmindeki üstünlüğüne ve fesâhatine işaret etmektedir.
Vefatı:
Ömrünün sonlarına doğru İskenderiye’ye giderek oraya yerleşti. Ama oradaki ikameti uzun sürmez. Nitekim 26 Şevval 646 (11 Şubat 1249) tarihinde İskenderiye’de vefat etti. Bâbülbahr’in dışında İbn Ebû Şâme’nin türbesi yakınında defnedildi.Mezarı günümüzde Ebü’l-Abbas el-Mürsî Mescidi’nin alt katındadır.
Fıkhı:
İbnu’l-Hâcib, Eyyûbîler devrinde Mısır ve Şam’ın ileri gelen fakîhlerindendi.Mısır ve Mağrib Mâlikilerinin mezheplerini ilk defa birleştiren o, olmuştur. Mâliki mezhebi bilginlerinin söz ve fikirlerini “Müdevvene”ye yazdığı şerhinde toplamıştır.
Eserde, Mâliki mezhebinin bütün dallarını hulâsa ederek onların her mesele hakkındaki fikir ve görüşlerini naklettiği için adı geçen eser bu mezhebin müfredât proğramısayılmıştır.
“Câmiu’l-Ümmehât” adlı kitabı ile Mâlikilerin ustâdı sayılmıştır. Ayrıca“Usûl”de büyük bir şöhret kazanan iki kitap telif etmiştir. Bunlardan biri “Müntehe’lvüsûl fi’l-emel fî i‘lmi’l-usûl ve’l-cedel” diğeri ise “Muhtasaru İbnu’l-Hâcib”dir.
Bunlardan ikincisi fıkıh öğrencilerinin mürâcaat edeceği çok lüzumlu bir eserdir.
Fıkıhtaki Yöntemi:
Seyfeddin el-Âmidî ile hoca talebe ilişkisi bilinmemekle birlikte fıkıh usulünde onun yolunu takip eden İbnü'l-Hâcib, Gazzâlî ve Âmidî'nin mantık kurallarına, usul ilminde aktif bir rol vermesini daha da ileri götürerek mantığı usul ilminin bir parçası haline getirmiş, dil bilimini de daima devrede tutmuştur. Bu alanda telif ettiği eserlerinin girişinde mantık ve dil kurallarının yer aldığı iki ayrı bölüm bulunmaktadır. İbnü'l-Hâcib'in usul ilminde mantığa merkezî bir konum vermesi ve dil kurallarını da mantığa irca ederek açıklaması, sonraki dönem usulcülerince hem geleneksel çizgiden sapma olarak görüldüğü, hem de dil alanının imkânlarını belirli mantık kuralları arasına sıkıştırdığı için eleştiri konusu olmuştur
İbnu’l-Hâcib, Şâtıbî, Gaznevî, Bûsırî, Lehmî gibi tanınmış kurrâlardan ilim öğrendi. Fıkıh’ta, Mâlikî mezhebinin önde gelenlerinden sayıldı. Kur’ân’ dan büyük derecede etkilenen İbnu’l-Hâcib’in üzerinde Fıkıh ve Usûl ilminin baskınlığını görüyoruz. Bütün bunlardan dolayı İbnu’l-Hâcib’in neredeyse bütün Nahiv konularında Kur’ân’dan istişhâd yapıyor. Eğer, Kur’ân âyetleriyle nahiv kuralları arasında bir tenâkuz görürse, âyeti tevil ederek onu nahv kurallarına tercih eder. Ona göre Kur’ân’la teyid olunmuş her görüş sağlamdır. Onun, Arap şiirini istişhâd olarak kullanması Kur’ân âyetlerinin yanında çok azdır. Kur’ân’da şâhid bulamadığı zaman, sağlam ve fasîh Arap şiirine baş vurur. O, hiçbir zaman şâz, nâdir şâhidlere baş vurmaz.“Îzâh”taki istişhâtlarını saydığımızda, Kur’ân’dan verdiği örneklerin sayısı doksan yediyken, şiirden verdiği örneklerin sayısı ise yetmiş bir tanedir. Yine “Emâli”sindeki, istişhâd için verdiği Kur’ân âyetlerinin sayısı on dokuzken, şiirden verdiği örneğin sayısı ise on altıdır. Kendisinin “Kâfiye” ye yapmış olduğu şerhinde de istşhâd için getirdiği Kur’ân âyetlerinin sayısı yüz altmış üçken, şiirden verdiği örneklerin sayısı ise sekseni geçmez.
Aynı durum Kâfiye’de de söz konusudur. Nitekim şâhid olarak yirmi dört âyet, on üç şiir ve sekiz atasözü var
Eserleri:
A) Nahiv
1. el-Kâfiye. Nahivle ilgili muhtasar bir mukaddime olup Doğu İslâm dünyasında nahiv öğretimi konusunda ilk sırada gelen eserlerden biridir. Kitaba başta müellifi olmak üzere birçok âlim tarafından 100 civarında şerh, bu şerhlerden her birine haşiyeler, bu haşiyelere de birkaç ta'lik yazılmıştır. Başta Roma (1591) olmak üzere Floransa, İstanbul, Bulak, Kahire, Kazan, Taşkent, Beyrut, Bombay, Leknev, Kalküta, Delhi ve Kan-pûr gibi şehirlerde defalarca basılan el-Kâfiye son olarak Târik Necm Abdullah tarafından tahkik edilerek el-Kâüye fi'n-nohv adıyla yayımlanmıştır (Cidde 1407/1986). Eser Batı dillerine, ayrıca Farsça ve Türkçe'ye defalarca tercüme edilmiştir.
2. Şerhu'l-Kâfiye (İstanbul 1311).
3. Şerhu'l-Vâfiye fî nazmi'1-Kâfiye. İbnü'l-Hâcib el-Kâfiye'yi, Kerek Emîri el-Melîkü'n-Nâsır Davud'a okutmak için el-Vâfiye adıyla manzum hale getirmiş, daha sonra da onu şerhet-miştir. Bu şerh Mûsâ Bennây el-Alîlî tarafından tahkik edilerek yayımlanmıştır (Necef 1400/1980)
4. el-îzâh fî şerhi'l-Mufassal. Zemahşerî'nin eserinin şerhi olup Mûsâ Bennây el-Alîlî eseri tahkik ederek iki cilt halinde yayımlamıştır (Bağdad 1402/1982).
5. el-Kasîdetü'l-müveşşaha bi'l-esmâi’l-müenneseti's-semâiyye. Yirmi üç beyittik bir risaledir. Eser ayrıca Târik Necm Abdullah tarafından tahkik edilerek basılmıştır.
6. el-Emâli'n-nahviyye. Zemahşerî'nin ei-Mufassal'ı ve kendisinin eİ-Kâfiye'sindeki bazı konularla bir kısım âyetlerdeki nahiv meseleleri hakkındaki açıklamaları ihtiva eder. Hâdî Hasan Hammûdî Fahr Salih Süleyman Kadâre ve Adnan Salih Mustafa tarafından yayımlanmıştır.
7. Risale fi'l-'aşr. "Aşr" (on) kelimesinin "evâil" ve "evâhir"le kullanımından bahseden bu iki sayfalık risaleyi Hâdî Hasan Hammûdî el-Emâlî'nin ekinde neşretmiştir. İbnü'l-Hâcib'in Sî-beveyhi'nin el-Kitâb'ma bir şerhiyle el-Müktefî li'1-mübtedî şerhu îzâhi Ebî cAlî el-Fârisî adlı bir eserinin bulunduğu da kaydedilmektedir.
B) Sarf
1. eş-Şâfiye. Yazıldığı günden itibaren esere başta müellifi olmak üzere çeşitli âlimler tarafından Arapça, Farsça ve Türkçe elli beş civarında şerh yazılmış, ayrıca Batı dillerine, Türkçe ve Farsça'ya tercümeleri yapılmıştır. eş-Şâfiye Kalküta (1220), Bulak (1240) Kahire (1258, 1324), Kanpûr (1267), İstanbul (1268, 1310), Leknev (1278) ve Dehli"de (1278, 1321) defalarca şerhli ve şerhsiz olarak basılmıştır.
2. Şerhu'ş-Şâfiye. Birçok nüshası bulunan eser Hasan Ahmed el-Osman tarafından tahkik edilmişse de henüz yayımlanmamıştır.
3. Cemâlü'l Arab fi "ilmi'1-edeb: Bazı âyetlerin tefsiri yapılan eserde ayrıca şâir Mütenebbi’den beyitlerle bazı hadis-i şerifleri ve nahiv bilgileri vardır
C) Fıkıh ve Fıkıh Usulü
1. Müntehe's-sûl (su'âl) ve'1-emel fî ilmeyi'l-usûl ve'l-cedel. Kelâmcıların metoduyla kaleme alınmış usûl-i fıkıh literatürünün orta dönem örneklerinden biridir. Eserin kaynaklan arasında Seyfeddin el-Âmidî'nin el-İhkâm'\ ile Gazzâlî'nin el-Müstaşîo's başta gelir.
2. el-Muhtasar. Önceki eserin muhtasarı olup aslından daha fazla tutulmuş ve üzerine birçok şerh, haşiye ve tahrîc çalışması yapılmıştır. Eser, Muhib-bullah b. Abdüşşekûrei-Bihârî'nin Muselîemü'ş-şübût'u ile beraber basılmış (Kahire 1326/1908), ayrıca Kâdî Adudüd-din el-îcî'nin şerhiyle İstanbul'da (1307) yine Kâdî Adudüddin el-îcî'nin şerhi, Teftâzânî ve Seyyid Şerîf el-Cürcânî'nin bu şerh üzerindeki haşiyesi ve Hasan el-Herevî"nin Cürcânî haşiyesine dair ta'likati ile birlikte Bulakta (1316-1319/1898-1901) yayımlanmıştır.
3. Câmi'u'l-ümmehât. e 1-M.uhtaşar''dan ayırt edilmesi için el-Muhtaşar fi'1-fürû, eî-Muhtaşarü'1-fefî ve Fürûcu İbni'l-Hâcib adlarıyla da tanınan eser Mâlikî fıkhına dairdir. İbnü'l-Hâcib bu kitabını yazarken İbn Şâs'ın el-Cevâhirü's-semîne fî mezhebi âlimi'l-Medîne adlı eseriyle diğer bazı eserlerden de istifade etmiştir. Müellifin, Mâlikî mezhebinin Mısır ve Mağrib kollarını birleştirdiği bu eseri diğer mezhep mensuplarınca da takdir edilmiştir. Nitekim İbn Ferhûn, Şafiî âlimlerinden İbnü'z-Zemelkânî'nin, "Mâlikî-ler'in elinde bulunan bu eser gibi başka bir muhtasar yoktur" dediğini rivayet etmektedir. Mısır'da yazılan kitabın Ebû Ali Nasırüddin ez-Zevâvî tarafından Bicâye'ye götürüldüğü, oradan da Mağrib'e yayıldığı söylenmektedir. Kitap üzerine İbn Râşid el-Kafsî. Halîl b. İshak el-Cündî, Muhammed b. Abdüsselâm el-Ümevî, Ahmed b. Yahya el-Venşerîsî. İbn Merzûk el-Hatîb ve İbn Ferhûn'un da aralarında bulunduğu otuz kadar âlim şerh yazmış, ancak bunlardan pek azı günümüze ulaşmıştır. İbn Ferhûn, Teshîlü'l-mühimmât fî şerhi Câmîi'l-ümmehât adlı şerhine mukaddime olarak kaleme aldığı Keşfü'n-nikâbi'1-hâcib min muştalahi İbni'l-Hâcib'de Câmiîl-ümmehâtta kullanılan bazı terimleri açıklamıştır. Câ-miu'I-ümmehât Ebû Abdurrahman el-Ahdar el-Ahdarî tarafından tahkik edilerek yayımlanmıştır (Beyrut 1419/1998).
Bunlardan başka İbnu’l Hacib’e nispet edilen bazı eserler de vardır.Bunlar;
1-Akidetü’l İbni’l Hacib (Usulü’d-din)
2-Mu’cemü’ş-şüyuh
3-Zeyl Alâ Târihi Dımaşk
4-Şerhül Mukaddimetil Cezuliyye
5-Şerhul Hâdi
KAYNAKLAR
1. Hulusi Kılıç, “ibnü’l-Hacib” mad., DİA, 21/55
2. İbnul Hacib Hayatı Eserleri ve Elkafiye Adlı Eserinin İncelenmesi. Arş. Gör. İbrahim YILMAZ
3. Erciyes Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Sayı:3 Yıl:1989 İbn-i Hacib DR: Mehmet TÜRKMEN
4. İbnu El-Hacib’in El-Kafiye’si İle El-Beydavi’nin Lübbu’l El-Bab Fi İlmi’l-İ’rabı’nın Mukayesesi Yüksek Lisans Tezi Mahir HAMİDOV
Beğen
Beğenme
Tavsiye et
Rapor et
Yazdır
1847
Yer
Dini Konular
11.4.2013
0
kişi beğendi
0
kişi beğenmedi
Etiket
---
Kaynak
http://islamhukukusayfasi.blogspot.com/2013/02/fakihlerimizi-tanyalm-9-ibnul-hacib.html
Yorum yapabilmek için
Üye Olun
veya
Giriş
yapın
İslam Hukuku
adlı kullanıcının
diğer yazıları
Kur'an Tarihi
Ali Duman
1457 okuma
Radyo Kampüs Panaroma Programı Ali Duman Sohb
Ali Duman
1524 okuma
Dinimizi Ne Kadar Biliyoruz?
Lokman Pervane
1878 okuma
İcma Ve Kolektif Şuur Sempozyumunun Ardından
Ali Duman
1609 okuma
İslam’In Genel İlke Ve Esasları
Ali Duman
2797 okuma
15 Mayıs İzmir'in Yunanlılar Tarafından İşgal
Ali Duman
1278 okuma
Sosyal Paylaşım Sitelerinde Mücahitlik Ve Mil
Ali Duman
1604 okuma
Kiz Tavlamaca Erkek Yakalamaca Oyunlarina Dai
Myname isno
1387 okuma
İslam Hukuku Ve Güncel Konular
İslam Hukuku
1546 okuma
Kandiller Ne Zaman Kutlanmaya Başladı?
İslam Hukuku
1826 okuma
Dinimiz Ana Kaynaklara Dayandırmak Zorundayız
Ali Duman
1328 okuma
Mevlid Kandili İlk Defa Ne Zaman Kutlandı?
İslam Hukuku
2249 okuma
Kandil Gecelerinin Tarihi Serüveni
İslam Hukuku
2005 okuma
İslam’Da Modern Eğilimler
Ali Duman
2700 okuma
Ârif Olmayanlar Anlasın Diye!
Faruk Korkmaz
2461 okuma
Birşeyler yaz
Sadece Ben
Bağlantılarım
B.Bağlantıları
Herkes
Yazıyı Mootol duvarına paylaşmak için
üye ol
veya
giriş
yap
http://www.mootol.com/Yazi650/ibnul-hacib
Adınız :
Gidecek E-posta :
Gönder
Tanıdıklarını haberdar etmek için
üye ol
veya
giriş
yap
Adınız :
Rapor nedeni :
Rapor et
Yazı içeriğini rapor etmek için
üye ol
veya
giriş
yap