Resimler
Videolar
Haberler
Yazılar
Replik Düplik
Kuruluşlar
Benim Dünyam
Kayıt Ol
Oturum Aç
Alacahöyük
Yazı Yaz
2370
3953
Makale
Yorum Yaz
Yazdır
Tavsiye Et
6.3.2020
0 yorum
2093
okuma
Orta Anadolu’da MÖ yaklaşık 1750 yıllarına kadar süren Hatti Dönemi, Hititlerin Anadolu’ya gelip bir krallık kurmalarıyla son bulmuştur.
Ancak, Hatti kültürünün izleri Hitit Uygarlığı içinde de devam etmiştir. Hitit İmparatorluk Çağında Alaca Höyük, mabet-sarayı, temiz ve atık su kanalları, biri kabartmalı anıtsal iki kapısı ve girişinde sfenksleri bulunan şehir suru ile önemli bir kült merkezidir. Alaca Höyük, Ankara’nın 210 kilometre kuzeydoğusunda, Çorum ilinin Alaca ilçesi sınırları içindedir. Hititlerin başkenti Hattuşaş’ın da (Boğazköy) karayolu ile 38 kilometre kuzeyinde yer alır. Alaca Höyük ana toprak üzerine kurulmuş dört kültür katının oluşturduğu 16 metre yüksekliğindeki bir höyüktür. Ova seviyesinden yüksekliği 20 metredir. 1835 yılında W.C. Hamilton; Alaca Höyük’ü, “İmat Höyüğü” adıyla bilim âlemine tanıtmıştır. Höyük 19. yüzyılın ikinci yarısında birçok seyyah ve araştırmacı tarafından ziyaret edilmiştir. 1907 yılında İstanbul Müzeleri adına Th. Macridy Bey, sfenksli kapı önünde 15 gün süren bir kazı çalışması yürütmüştür.
Alacahöyük, Türkiye'de bulunan Çorum şehrinin Alaca ilçesinde bulunur. Tam olarak, ilçe merkezinin 15km kuzeybatısındadır. Alacahöyük, kazılar yapılarak ortaya çıkarılan 4 farklı döneme ait yapıları kapsayan Hititlerin en önemli merkezi bölgelerinden birisidir. Tahmin edilen tarihi geçmişi M.Ö 5000'li yıllara kadar dayanır.
Atatürk'ün şahsen cebinden ödediği 500 TL ile ilk kazı çalışmalarına o dönemlerde başlanarak önemli bulgular elde edilmeye başlanmıştır.O döneme ait olan evlerin yapıları günümüzdeki evlere benzerlik göstermesi de çok ilginçtir.
İlk Evre: M.Ö 5000 - M.Ö 2600
İlk bulgular M.Ö 3500'lü yıllara götürse de bazı bulgular, tarihi 1500 yıl daha geri götürerek M.Ö. 5000'li yıllara kadar dayandığını gösteriyor. Bu bulgular 3 farklı seramik kaplara dayanıyor. Hakkında daha fazla bilgi ve bulgu olmaması bu evreyle ilgili çok detaylı bilgiye de sahip olmadığımızı gösteriyor. Bu evre bakır çağına denk gelmektedir. Bakır çağında yaşayan insanlar tarafından yapılan; çanaklar, çömlekler, kerpiç, az sayıda mezar ve ince ağaç dallarından yapılan evler bulunmuştur. Evlerin üst kısmı kerpiç, iç kısmı ise sıvalıdır.
Bu çağda yapılar, toprak seviyesinde taşlarla oluşturulan bir temel üzerine kurulan binalardan oluşuyor. Bakır Çağı madenlerin kullanılmaya başlandığı ilk yıllardır. Bu nedenle en fazla kolye, bileklik gibi süsler yapılıyor; ölülerin mezarları için kullanılıyordu.
Bu dönemde kullanılan silahlar, malzemeler, araçlar-gereçler taşlardan yapılmıştır.
Alaca'da bu döneme ait bulgular arasında meyve tabakları, maşrapalar ve küpler bulunur.
İkinci Evre: M.Ö 2500 - M.Ö 2100
İkinci evrede kral ve prens mezarlarına rastlanmıştır. Mezarlarda göze çarpan bulgular; gümüşten yapılan ölü armağanları, altın ve gümüşten yapılan değerli eşyalar. Özellikle mezarın çevresinde bulunan yabani hayvanların kafatasları ve boynuzları görülüyor. Erkeklerde daha çok takı bulunurken kadın mezarlarında o döneme ait silahlara rastlanmıştır.
Hitit Barajı
Çok ilginç olan bulgulardan birisi de Hitit Barajı'dır. 1997 yılında yapılan kazılarda tarım arazilerini sulamak ve kurulan kente içme suyu sağlamak amacıyla baraj inşa edildiğini gösteriyor. Hitit dönemine ait krallardan IV. Tuthaliya'nın çok sayıda baraj yaptırdığı çivi yazılarının bir çok yerinde geçiyor. Ancak bulunan hiyeroglif kitabe adlı çivi yazılı belgeye göre Hitit Barajının büyük kral III. Hattuşili’nin eşi Kraliçe Pudu Hepa tarafından MÖ 1250 yılında Tanrıça Hepat’a ithafen yapıldığını içeren bir yazıt bulunuyor.
Üçüncü Evre: M.Ö 2000 - M.Ö 1200
Bu dönemde Alacahöyük toprakları Hititlere aitti. Hititlere ait çok önemli arkeolojik eserler bulunmuştur. Kenti çevreleyen surlar Hititlerden kalmadır. Sfenksli kapı Hititler döneminde inşa edilmiştir.
O döneme ait en özgün ve naif sanat eserlerinden birisi de bu sfenksli kapılardır. Sfenkslerin çevreyi kötülüklerden koruduğuna inanılıyordu. Taşlar üzerinde çok ilginç motifler yer alır. Bazı motiflerde müzisyenlerin olduğu görülmüştür. Bu motifler o dönemlerle ilgili bizlere önemli tarihsel geliştirmeler katmaktadır.
Ayrıca bu döneme ait çivi yazılı tabletler bulunmaktadır.
Hititlerden kalma en önemli bulgulardan birisi de Güneş Kursu'dur.
Bu dairesel biçim güneşi simgeler. Genelde tunçtan yapılmışlar. Yıldızları konumlarını belirleyerek bir harita gibi kullanıldığı daha sonraları ise dini törenlerde de kullanılmaya başlandığı düşünülüyor.
Dördüncü Evre: M.Ö 650
Bu evrede Hellenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı yaşamıştır. Çok önemli bulgulara rastlanamamıştır. Bu kültürel evrede bu kentin önemi artık kalmamıştır. O döneme ait kalıntılar Ankara müzesinde sergilenmektedir. Çanak-çömlek ve para gibi eşyalar bulunur.
Makale:19/04/2013
Tekin Gün
Beğen
Beğenme
Tavsiye et
Rapor et
Yazdır
2093
Yer
Makale
6.3.2020
0
kişi beğendi
0
kişi beğenmedi
Etiket
#
  
Kaynak
Yorum yapabilmek için
Üye Olun
veya
Giriş
yapın
Tekin Gün
adlı kullanıcının
diğer yazıları
Sahte Kavga
Son Osmanlı
1585 okuma
Avrupa Çatırdıyor
Son Osmanlı
1525 okuma
Yüksek Tansiyon
Son Osmanlı
2487 okuma
Dağ Ele Geçti
Son Osmanlı
1433 okuma
Operasyon
Son Osmanlı
2174 okuma
Yabancı Model
Son Osmanlı
1517 okuma
Güç Gösterisi
Son Osmanlı
1897 okuma
Eş-Bomba
Son Osmanlı
2132 okuma
Belge'li Pkk'lılar
Son Osmanlı
1555 okuma
Kurt Kalesi
Son Osmanlı
1690 okuma
Operasyon
Son Osmanlı
1505 okuma
Medya Darbesi
Son Osmanlı
1736 okuma
Hedef Üçlü!
Son Osmanlı
1592 okuma
Bebek'te Gizli Toplantı!
Son Osmanlı
1485 okuma
Son Raund
Son Osmanlı
1769 okuma
Birşeyler yaz
Sadece Ben
Bağlantılarım
B.Bağlantıları
Herkes
Yazıyı Mootol duvarına paylaşmak için
üye ol
veya
giriş
yap
http://www.mootol.com/Yazi2370/alacahoyuk
Adınız :
Gidecek E-posta :
Gönder
Tanıdıklarını haberdar etmek için
üye ol
veya
giriş
yap
Adınız :
Rapor nedeni :
Rapor et
Yazı içeriğini rapor etmek için
üye ol
veya
giriş
yap