Resimler
Videolar
Haberler
Yazılar
Replik Düplik
Kuruluşlar
Benim Dünyam
Kayıt Ol
Oturum Aç
İslam Aile Hukuku Dersleri: Muhalaa
Yazı Yaz
765
4608
Dini Konular
Yorum Yaz
Yazdır
Tavsiye Et
26.5.2013
0 yorum
1713
okuma
Yazar: Yrd. Doç. Dr. Ali Duman
Aile Hukuku boşanma kısmının ikini önemli alt başlığı karı ile kocanın karşılıklı anlaşarak, esasen kadının belirli bir bedel ödeyerek kocasından kendisini boşamasını talep etmesi şeklinde evlilik birliğine son vermeleri durumunu ifade eden hul ya da muhalaadır. Hul kelimesi sözlükte elbeseyi çıkarmak, soyunmak, ayırmak gibi anlamlara gelir. Muhalea denilmesi ise karşılıklı anlaşmayı içermesi sebebiyledir. Bilindiği gibi Arapça'da mufaale babı karşılıklı işdeşlik için kullanılır. Kur'an'ın ortaya koyduğu evlilik anlayışı karı koca arasında bir tür elbise ilişkisi şeklinde olduğu için hul / muhalaa da elbiseyi çıkarmak şeklinde ifade edilmiştir.
Hatırlanacağı üzere İslam Aile Hukuku teorisinde talak, tek taraflı olarak kocaya ait bir haktır ve kadının boşama yetkisi bulunmamaktadır. Ancak kimi durumlar vardır ki, kocalar için sakınca ifade etmese bile kadınlar için evlilik birliğinin devam ettirilmesinde büyük mahzurlara yol açabilir. İşte böyle durumlarda boşama / talak hak ve yetkisi olmayan kadınların kocalarından kendilerini boşamalarını talep etmeleri söz konusu olabilir. Kadın kocasının kendisini boşamasına mukabil belirli bir bedel ödeyerek, çoğu zaman mehir alacağından vazgeçerek, kocasından kendisini boşamasını talep edebilir. İşte bu tür boşama talebine hul / muhalaa denilir.
Bakara suresi 229 ayette muhalaaya işaret olunmaktadır: "Eğer erkek ve kadının, Allah'ın sınırlarında duramayacaklarından korkarsanız, o zaman kadının (ayrılmak için) fidye vermesinde ikisine de bir günah yoktur. İştw bunlar Allah'ın sınırlarıdır, sakın bunları aşmayın" (Bakara, 2/229) Bu ayette her ne kadar muhalaa ifadesi geçmese de, muhalaanın nasıl yapıldığını gösteren delaletler söz konusu olduğu için bu ayettin muhalaanın delili olduğu söylenebilir. Yine bu ayetten hareketle muhalaa'nın Kur'an tarafından getirilmiş bir düzenleme olmayıp İslam öncesi dönemden beri süregelmekte olan bir uygulama olduğu da anlaşılır. Cahiliye döneminde kadının, kendisiyle birlikte yaşamak istemediği kocasından mehir hakkında vazgeçmesi karşılığında ve kimi durumlarda ise maliki olduğu mal, tarla vs. gibi şeyler karşılığında ayrılmayı talep etmesi söz konusu olmaktaydı. Bakara suresinin 229. ayeti bu uygulamanın Kur'an tarafınan onaylandığını ifade etmektedir.
Muhalaa'nın erkek tarafından gündeme getirilmeyeceği açıktır, zira zaten erkeğin talak hakkı elindedir. Fakat kimi durumlarda erkek kadına, mehir alacağından vazgeçmesi karşılığında muhalaayi teklif edebilir. Zira her ne kadar talak hakkı erkekte olsa da, bu hakkın kullanılması mehr-i müeccelin ödenmesini gündeme getirmektedir. Bu sebeple erkekler boşamayı düşünüdükleri eşlerine mehirlerini vermemek için muhalaayı gündeme getirebilirler. Ancak böyle bir teklif gündeme geldiğinde kadın teklifin gündeme geldiği mecliste kabulde bulunması durumunda muhalaa gerçekleşir araya zaman girmesi teklifin / icabın butlanını gerektirir.
Fukaha muhalaanın fesih mi talak mı olduğu konusunda ihtilaf etmişlerdir. Tartışmanın sebebi muhalaanın erkeğin talak hakkını azaltıp azaltmayacağı meselesidir. Bu noktada muhalaa ypaılırken kullanılan lafızların öne çıktığı söylenebilir. Zira, muhalaa da yapılsa erkeğin onayı ve kadını boşadığını bildirmesi gerekir. Erkek bunu talak lafızlarıyla yaparsa, talak gerçekleşeceği hususunda fakihler icma etmişlerdir. Ancak talak lafızlarını kullanmasa ve hatta talaka niyet etmese bile Hanefilerin müftabih olan kavline göre ve cumhura göre talak vaki olur ve bu bir bain talak olarak kabul edilir. Kimi alimler muhalaayı talak değil fasih kabul ederler. Bu durumda, kocnaın talak hakkında azalma olmaz.
Muhalaa yoluyla gerçekleşen ayrılıklarda da kadın kocasının hul lafızlarını ösyleyerek kendisini boşamasının arıdndan boşama iddeti bekler. Ancak muhalaayı fesih kabul edenlere göre taraflardan herhangi birinin ölmesi durumunda mirasçılık ilişkisi devam etmez ve kadın kocası vefat etse bile ödemeyi vaaz ettiği şeyi öder. Muhalaayı talak sayanlara göre ölüm durumunda mirasçılık hükümleri cereyan eder.
Muhalaaya talak mı yoksa fesih hükümlerinin mi uygulanacağı noktasında fukaha arasında görüş ayrılığı olsa fukaha muhalaa için çeşitli rükün ve şartların olması gerektiğini ileri sürmüşlerdir. Hemen bütün akitlerde olduğu gibi esas rüknünü icap ve kabulden ibaret olduğunu söyleyen Hanefilerin yanında diğer mezhepler taraflar, irade beyanı ve bedel olmak üzere üç şarttan söz ederler.
Beğen
Beğenme
Tavsiye et
Rapor et
Yazdır
1713
Yer
Dini Konular
26.5.2013
6
kişi beğendi
0
kişi beğenmedi
Etiket
---
Kaynak
http://islamhukukusayfasi.blogspot.com/2013/05/muhalaa.html
Yorum yapabilmek için
Üye Olun
veya
Giriş
yapın
İslam Hukuku
adlı kullanıcının
diğer yazıları
Sadece Cuma Değil Her Gün Namaz
Çağdaş Yavaş
1120 okuma
Okumak Başlangıçtır
Çağdaş Yavaş
1228 okuma
11 Ay Oruç Terbiyesi
Çağdaş Yavaş
1080 okuma
Fasık Ne Demektir
Salih Kahrıman
3896 okuma
Aşırı Güven Bir Felakettir
Myname isno
1437 okuma
Küçük Felaketler
Çağdaş Yavaş
1289 okuma
Kalp İle Ruh Arasındaki Bağlantı Nasıldır? Ka
Salih Kahrıman
1391 okuma
Ben Onu Dimdik Bir Yokuşa Sardıracağım."
Mustafa Akar
1124 okuma
Nitelikmi Nicelikmi
Salih Kahrıman
1246 okuma
Güneş’e Bakarak Kıble Tayini Nasıl Yapılır?
Son Osmanlı
1510 okuma
Münafıkların Karakter Yapısı
Myname isno
1136 okuma
Az Yaşa Çok Yaşa, Akıbet Ölüm Gelecek Başa…
Myname isno
2234 okuma
İnsan
Tayyar Ceyhan
2257 okuma
İki Zengin Ve İki Fakir
Aytekin Takar
1159 okuma
Kibirden Nasıl Kurtuluruz?
İlim İrfan
1147 okuma
Birşeyler yaz
Sadece Ben
Bağlantılarım
B.Bağlantıları
Herkes
Yazıyı Mootol duvarına paylaşmak için
üye ol
veya
giriş
yap
http://www.mootol.com/Yazi765/islam-aile-hukuku-dersleri-muhalaa
Adınız :
Gidecek E-posta :
Gönder
Tanıdıklarını haberdar etmek için
üye ol
veya
giriş
yap
Adınız :
Rapor nedeni :
Rapor et
Yazı içeriğini rapor etmek için
üye ol
veya
giriş
yap
