Resimler
Videolar
Haberler
Yazılar
Replik Düplik
Kuruluşlar
Benim Dünyam
Kayıt Ol
Oturum Aç
Cemaatin Tekel Oluşturması Doğru Mu?
Yazı Yaz
1013
432
Makale
Yorum Yaz
Yazdır
Tavsiye Et
13.4.2014
0 yorum
1376
okuma
Dünkü yazımızla birlikte okunmalı.
TAKDİS MAKSADINI AŞTI
Şüphesiz yaratılmış en yüce insan Hz. Peygamber'dir. Ama onu yüce bilmede aşırı gidenleri Allah da uyarmış, onun bizzat kendisi de uyarmıştı. Çünkü onun ulaştığı noktadan sonrası artık uluhiyete aittir ve o dairedeki özelliklerin bir insanda görülmesi bizzat Allah'ın hakkına tecavüz olur. Takdis sınırını aştığınızda mürşidiniz önce kâinatın sahibi/gavs olur, sonra mehdi olur, bu da yetmez, Mesih olmayı aşar ve artık hata yapma özelliğini peygamberlere bırakır. İnsan tabiatı budur. Bu durumun açıkça dillendirilmese de, cemaate mensup pek çok kardeşimizde belli ölçüde bir kanaat haline geldiği inkâr edilemez. Böyle olunca eleştirme şöyle dursun, karşı fikir bile söyleyemezsiniz. Bir de bundan bağlılarınızı etkileme ve birlikteliği sağlam tutma adına medet umar ve fayda beklerseniz hatanın nerede duracağı belli olmaz. Aslında bu problem tarikatların da en büyük problemidir.
Ehlisünnet geleneğinde gizli ve gizemli güçler üzerine din bina etme yoktur. Masum ve mahfuz mürşitler olamaz.
Bu konuda da Efendimiz bizim örneğimizdir. Onu Allah eğitmiştir, ona bazı zelleler yaptırmış ve zellelerini anında düzeltmiştir. Çünkü onun hayatı dindir. Ama onun dışındaki insanlar bu korumadan mahrumdurlar, onlar bu örneği kendi iradeleriyle izlemelidirler.
Ben inanıyorum ki, Allah (cc) insanın bu takdisi abartma duygusunu bildiği için Efendimizin hayatında kasten böyle örnekler yaratmıştır. Hudeybiye'de, haklı olmasalar bile sahabenin hemen tamamı Hz. Peygamber'e itiraz etmiştir. Belki etmemeleri daha güzeldi, ama etmeliydiler ki, örnek oluşturmuş olsunlar. Hz. Ömer defalarca Hz. Peygamber'e 'böyle olmamalı ya resulellah' anlamında itirazlarda bulunmuştur. Belki Hz. Peygamber'in yaptığı daha doğru idi, ama Ömer'in dediği de doğrulardan biri olunca örnek olma adına onun fikri tercih edilmiştir. Bunun tek örneği Ömer değildir. Ve onların hiç biri dışlanmamıştır.
DİĞER CEMAATLERE TAVIR ALINDI
Cemaatin kendi dışındaki İslamî faaliyetleri başından beri hiç hesaba katmaması, hatta ayrı gözükmeye özen göstermesi, bunu hissettirmeye çalışması onu diğerlerine karşı haksızlık yapma noktasına kadar götürdüğünü sanıyorum. Bundan ilk nasibini alan 'öteki' Milli Görüş camiasıdır. Öyle ya da böyle bu camia Türkiye şartlarının en samimi ve heyecanlı müminlerindendir. Ama ne hikmetse, 28 Şubat Döneminde olduğu gibi cemaat ona karşı olduğunu bir yerlere özellikle göstermek istemiştir.
İmam Hatip okullarına ve ilahiyatlara da başından beri bir karşıtlık yaşandığı inkâr edilemez. Kamuoyu oluşturmada İlahiyatların etkisi kırılamayınca birkaç yıl önce bütün ilahiyat öğrencilerinin cemaate mal edilmesi gibi bir proje uygulanmış ve ne yazık ki, cemaate muadil hizmet yapan evler ve kurumlar 'Mescid-i Dırar' olarak nitelendirilmişti. Bendeniz bu nitelemeyi kulaklarımla ilk duyduğumda yüreğim burkulmuş ve içim acımıştı.
Öyle sanıyorum ki, Tayyib Erdoğan'a düşmanlığa varan bunca karşıtlığın ana sebeplerinden biri onun İmam Hatip okullarına ve Diyanetin eğitim hizmetlerine verdiği destektir. Elbette bu kurumların eleştirilecek pek çok yönleri vardır, ama yine öyle sanıyorum ki, İmam hatip mezunları yeri geldiğinde, 'iyi de Allah şöyle diyor, Resulüllah böyle buyuruyor' diyecek kadar asıl bilgi kaynağını kullanabilme durumda oldukları için hemen hiçbir cemaat tarafından istenmezler. Çünkü takdise dayalı saygı adına her zaman pürüz çıkarabilirler.
17 Aralık darbe teşebbüsünde başka cemaatlerin hizmetini finanse eden iş adamlarının hedef seçilmiş olmasının arkasında da bu aranmalıdır. Oysa benim görebildiğim kadarıyla Türkiye'de kendi cemaati dışındakilere bile yardım edebilen yegâne cemaat Hüdai Vakfı çevresidir. Darbede onu da hedeflemenin anlamı din algısını tekeline almanın dışında ne olabilir?
Bütün bu karşıtlıklar tabii olarak şaşkınlık doğurdu. Diğer din mensuplarına hoşgörü edebiyatı yapılırken, cemaatten olmayan müslümanlara neden düşmanca tavır alındı? Sorusu dillendirilir oldu.
Buna şunu da ekleyebilirsiniz: Demirel, Ecevit, hatta İsrail otorite sayılıp saygıya layık görülürken veya böyle bir takıyye yapılırken Tayyib Erdoğan Hükümeti neden otorite sayılmadı? Bizden olanlara takıyye caiz olmadığı için mi?
Bütün bunlar hareketin arka planında, ucu başkalarının elinde olan 'Ilımlı İslam' gibi bir proje bulunduğu iddialarını güçlendirdi.
Yarın devam edeceğiz.
Beğen
Beğenme
Tavsiye et
Rapor et
Yazdır
1376
Yer
Makale
13.4.2014
0
kişi beğendi
0
kişi beğenmedi
Etiket
---
Kaynak
http://yenisafak.com.tr/yazarlar/Faruk_Beser/cemaatin-tekel-olusturmasi-dogru-mu/51270
Yorum yapabilmek için
Üye Olun
veya
Giriş
yapın
Myname isno
adlı kullanıcının
diğer yazıları
Yaşar Kaplan Ağabey'i Özledik
Eyyüp Azlal
1556 okuma
Sürgündeki Şair Müştehir Karakaya
Eyyüp Azlal
1706 okuma
Tam Tasdik Ve Avantajları
Sinan Deniz
2413 okuma
Erkeklerin Umursamadığı Şeyler
Tarık Tatar
1244 okuma
Rtük Hukuksuzluğu Ve Meteorolojinin Sesi Rady
Fahri Işık
1855 okuma
En Zengin Kim!
Son Osmanlı
1389 okuma
Radyo Ve Televizyon Kurumu (Trt) Haricindeki
Fahri Işık
2897 okuma
Ev Tabanlı Anti 5 Adım Cilt Bakımı Yaşlanma -
Dr İ Greams Greams
1407 okuma
Gidecekler
Son Osmanlı
1684 okuma
Meteorolojinin Sesi Radyosu 6112 Sayılı Rtük
Fahri Işık
1623 okuma
Dr I Greams Solves Your Aging Problems
Dr İ Greams Greams
1447 okuma
Osmanlıca Aşkım
Eyyüp Azlal
1920 okuma
Tavla Ve Satranç
Son Osmanlı
1977 okuma
Herkes İnanabilir Bize!
Siyah Giyinen Adam
1394 okuma
Dr I Greams | Cilt, Anti-Ager # 1: Güneşe Mar
Dr İ Greams Greams
1774 okuma
Birşeyler yaz
Sadece Ben
Bağlantılarım
B.Bağlantıları
Herkes
Yazıyı Mootol duvarına paylaşmak için
üye ol
veya
giriş
yap
http://www.mootol.com/Yazi1013/cemaatin-tekel-olusturmasi-dogru-mu
Adınız :
Gidecek E-posta :
Gönder
Tanıdıklarını haberdar etmek için
üye ol
veya
giriş
yap
Adınız :
Rapor nedeni :
Rapor et
Yazı içeriğini rapor etmek için
üye ol
veya
giriş
yap