Resimler
Videolar
Haberler
Yazılar
Replik Düplik
Kuruluşlar
Benim Dünyam
Kayıt Ol
Oturum Aç
Nebevi Bir Miras İtikaf
Yazı Yaz
1072
97
Dini Konular
Yorum Yaz
Yazdır
Tavsiye Et
16.7.2014
0 yorum
1263
okuma
Hadis kaynakları, Peygamberimiz’in Medine’ye hicretten sonra her yıl ramazanın son on gününde itikâfa çekildiğini, hanımlarının da genelde Rasûl-i Ekrem’le birlikte itikâf yaptığını nakleder.
İtikâfın amacı; dünyayla ilişkileri asgari düzeye indirerek kişinin kendisiyle baş başa kalması, daha fazla ibadet yaparak, dua ederek günahlarının bağışlanmasını umması ve Allah’a daha çok yaklaşmasıdır. İslami literatürde itikâf, “bir mescidde Allah’ın rızasını kazanma niyetiyle ve belirli kurallara uyarak inzivaya çekilmek” demektir. Hz. Âişe (r.anha)’nin bildirdiğine göre Rasûlullah (sav) Ramazan’da son on gün girince geceleri ihya eder, ailesini ibadet için uyandırır, ibadete daha çok önem verir, diğer vakitlere nisbetle daha çok ibadet eder ve Müslümanlara da bunu tavisye ederdi. (Müslim, “İtikâf”, 7)
Hz. İbrahim’den itibaren
Bir ibadet çeşidi olarak itikâf, Hz. İbrahim (as) zamanından beri bilinmektedir (Bakara, 125). Kur’ân vahyi tarafından da onaylanan (Bakara, 2/87) bu ibadet, Hz. Peygamber’in hayatında önemli bir yer tutmaktadır. Rasulûllah (sav)’ın Medine’de sadece bir sene hariç her yıl itikâf yaptığı bilinmektedir. İslam öncesi Mekke toplumunca da bilinen itikâf, Hz. Peygamber’in uygulamalarıyla sünnet vasfı kazanmıştır. O, zaman zaman ve çoğunlukla da Ramazan ayının son on gününde Mescidi-i Nebevi’de itikâfa girer, yani günün bütün saatlerini orada geçirirdi. Kendisine bu maksatla mescid içinde bir çadır kurulduğu, zorunlu ihtiyaçları dışında mescidden çıkmadığı bilinmektedir. Hz. Peygamber’in bu uygulamasından hareketle İslam âlimleri, oruç tutan kişinin özellikle Ramazan’ın son on gününde itikâfa girmesini müstehap kabul etmişlerdir. İtikâf bir ibadet nevi olduğundan itikâfa giren kişinin mükellef olması, itikâfa bir mescidde girmesi ve niyet etmesi gerekli görülür. Ancak kadınların evlerinin bir odasında itikâfa girmeleri daha uygun görülmüştür.
Güzel bir kulluk hatırası
İtikâf niyetiyle mescide giren Hz. Peygamber, bu süre içerisinde ibadet için daha fazla vakit ayırırdı. Her zamankinden daha fazla Kur’ân okur ve dua ederdi. Hz. Peygamber’in (sav) bu âdeti, Medine-i Münevvere’ye teşriflerinden itibaren mübarek ömrünün sonuna kadar devam etmiştir. Mü’minlerin anneleri olan Hz. Peygamber’in hanımları da Rasûlullah (sav)’ın vefatından sonra da Ramazan’ın son on gününde evlerinde itikâfa devam etmişlerdir. Pek çok hadis de bu geleneğin bir müekked sünnet olarak Peygamberimiz tarafından ümmetine “güzel bir kulluk hatırası” olarak bırakıldığını gösteriyor bizlere... İtikâfın amacı; dünyayla ilişkileri asgari düzeye indirerek kişinin kendisiyle baş başa kalması, daha fazla ibadet yaparak, günahlarının bağışlanmasını umması ve Allah’a daha çok yaklaşmasıdır. Ramazanın son on gününde olması Kadir gecesine rastlama imkânı ve umudunu da arttırır. (Dr. Emine Gümüş Böke)
İtikâf Nedir?
İtikâf, içinde beş vakit namaz kılınan bir mescitte/camide ibadet etme amacıyla bir müddet kalma anlamına gelmekte. Bu uygulamanın da kaynağı Hz. Peygamber’dir. Hz. Peygamber, Medine’ye hicret ettikten sonra her Ramazan’ın son on gününde mescide kapanmış ve gerekli ihtiyaçların dışında oradan çıkmayarak bütün gününü devamlı dua ve ibadet halinde bulunarak geçirmiştir. Hatta vefatından önceki Ramazan ayında son yirmi gün itikâfta bulunduğu da bilinmektedir. Daha sonraki dönemlerde de Müslümanlar bu sünneti devam ettirmişler ve özellikle Ramazan’ın son on gününde itikâfa girmeyi sürdürmüşlerdir. İtikâfın en önemli amacı, dünyevi işlerden uzak durarak nefsi arındırmaktır. İtikâftaki kişi abdest gibi meşru bir özrü olmadan dışarı çıkamaz. Cinsel ilişkiye giremez. Kendisinin ve ailesinin zaruri ihtiyaçlarını temin için gerekli olan alışveriş muamelesini dışarı çıkmadan mescidde yapabilir. Aksi halde itikâfı bozulur.
Beğen
Beğenme
Tavsiye et
Rapor et
Yazdır
1263
Yer
Dini Konular
16.7.2014
1
kişi beğendi
0
kişi beğenmedi
Etiket
---
Kaynak
http://haber.stargazete.com/ramazan/nebev-ee-bir-miras-itikaf/haber-911965
Yorum yapabilmek için
Üye Olun
veya
Giriş
yapın
Sivas Platformu
adlı kullanıcının
diğer yazıları
Süfyan Es-Sevri
İslam Hukuku
2445 okuma
Davud B. Ali Ez- Zahiri
İslam Hukuku
1679 okuma
İmam Ebu Yusuf
İslam Hukuku
1603 okuma
İmam Mâlik B. Enes
İslam Hukuku
1629 okuma
Necmeddin Tufi
İslam Hukuku
2642 okuma
İbnü’L-Hâcib
İslam Hukuku
1856 okuma
Ahmed B. Hanbel
İslam Hukuku
1624 okuma
Fahruddin Er-Razî
İslam Hukuku
1785 okuma
Ebu’L-Hasan El-Kerhi
İslam Hukuku
2350 okuma
İmam Ebu'l-Yusr Muhammed Pezdevi
İslam Hukuku
2121 okuma
Fahru'l-İslam Ebu'l-Usr El-Pezdevi
İslam Hukuku
1806 okuma
Şemsü'l-Eimme Es-Serahsî Ve Fıkıhçılığı
İslam Hukuku
1785 okuma
Ebu'l-Hüseyn El-Basri
İslam Hukuku
2311 okuma
İmam Gazali
İslam Hukuku
1793 okuma
İmam-I Azam Ebu Hanife
İslam Hukuku
1985 okuma
Birşeyler yaz
Sadece Ben
Bağlantılarım
B.Bağlantıları
Herkes
Yazıyı Mootol duvarına paylaşmak için
üye ol
veya
giriş
yap
http://www.mootol.com/Yazi1072/nebevi-bir-miras-itikaf
Adınız :
Gidecek E-posta :
Gönder
Tanıdıklarını haberdar etmek için
üye ol
veya
giriş
yap
Adınız :
Rapor nedeni :
Rapor et
Yazı içeriğini rapor etmek için
üye ol
veya
giriş
yap