Resimler
Videolar
Haberler
Yazılar
Replik Düplik
Kuruluşlar
Benim Dünyam
Kayıt Ol
Oturum Aç
Madde madde mü'min kadının kimliği
Yazı Yaz
298
432
Makale
Yorum Yaz
Yazdır
Tavsiye Et
9.2.2012
0 yorum
1773
okuma
Bir:
Mü'min şunu bilir ve kesin inanır ki Allah, en güzel ve en doğru sözün sahibidir. Allah ne dedi ise, ne hüküm koydu ise o, yegâne güzelliktir. O sözde ve hükümde yanlışlık, eksiklik, çelişki, haksızlık, tutarsızlık gibi beşere ait olumsuzluklar olmaz. Zira Allah, bütün mahlûkatın yaratanı ve sahibidir. O, kulları için en iyi olanı söylemiş ve en güzele hükmetmiştir.
İki:
Mü'min şunu da iyi bilir ki, mutluluğu ve saygınlığı Rabbine kulluğundadır. Ne kadar itaat eder, ne kadar sınırlar içinde kalırsa o kadar mutlu olacaktır. Bilir ki, ne kadar Rabbine sığınır ve O'ndan yardım dilerse o kadar hayra yakın olacaktır. Kendi başına kalmaktan korkar, yalnızlığa yanaşmaz.
Üç:
Yine mü'min bilir ki, bu hayat onun için düşmanlarla doludur. Bu düşmanlar onu kuşatmışlardır ve onun Rabbinden uzaklaşması için her türlü hile ve tuzağı kurmuşlardır. Mü'minin en büyük düşmanı da şeytandır.
Dört:
Mü'minin en büyük hedefi, Allah'ın rızasını kazanmak ve cennet ehlinden olmaktır. Onun dünyada var olmasının nedeni budur. Bunun dışındaki bir hedefi, birinci derecede hedef olarak görmez. Bu büyük hedef de ancak Allah'ın çizdiği çizgilerin içinde kalmakla yakalanabilir.
Beş:
Özellikle kadın, düşmanlarının aksine Allah'ın kendisine zulmetmediğine, O'nun Şeriat'ının onu himaye ettiğine, kendisine biçilen rolde bir eksiklik bulunmadığına iman eder. Allah'a iman eden bir kadın olarak, Allah'ın kendisine zulmettiğini düşünmenin abes olacağını bilir. Düşmanlarının, bilhassa şeytan ve onun ekseninde iş görenlerin kendisini büyük bir tuzağa düşürmeye çalışacaklarını bilir, ona göre tavır alır.
Altı:
Kur'an ve hadisler, ilk kadın Havva'nın, ilk erkek Âdem'in eşi olduğunu ve ondan yaratıldığını göstermiştir. İkisinden de bütün erkekler ve kadınlar yaratılmıştır. Allah Teâlâ, kadına özellikler koymuş, o özellikleri erkekte yaratmamıştır. Erkeğe de özellikler koymuş o özellikleri kadında yaratmamıştır. Erkeği erkek olarak, kadını da kadın olarak kendi başına yaratılış maksadını gerçekleştirecek kıvamda yaratan Allah'tır. Erkeğin kendine göre kadının da kendine göre farklılıkları bulunması tabii bir bilgi olarak önümüzde dururken, kadından erkeklik, erkekten de kadınlık bekleyemeyiz. Birbirleri ile sürtüşmelerinin de anlamı yoktur. Erkek kadını, kadın da erkeği anlamalı, herkes yaratılış gayesine uymalıdır. Bu, kadının kadınlığından kaynaklanan inceliğini, kırılganlığını ve çabuk etkilenmesini erkeğin anlamasını; kadının da Allah'ın erkeği bir puan önde tutmasındaki hikmeti takdir edip erkeğe ait alanlara dalmamasının gerektirmektedir. Birbirlerinin alanlarına göz dikmek yerine üzerlerine düşeni yapmaya gayret etmelidirler.
Yedi:
İslam, insanı ayak kaymasından kurtaracak tedbirler getirmiştir. İlmî adıyla fitneye karşı tedbirler getirmiştir. Bu fitneleri ve fitnelere karşı tedbirleri insanların anlamaları, beğenmeleri önemli değildir. Kul, Allah'ın emir ve yasaklarını beğenmek veya beğenmemek gibi bir alternatiften yana olamaz. Zira Allah, en uygun ve en gerekli olanı emreder. En gereksiz ve en zararlıyı yasaklar.
Sekiz:
İslam, kadının fitne konusu yani toplumda sıkıntı konusu olması durumunda, bunun sadece kadını tehdit eden bir tehlike olamayacağını, bilakis bütün toplumun tehlike altında olacağını beyan etmiştir. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, erkekler açısından kadın kadar riskli bir sorun bırakmadığını buyurmuştur. (Buharî, Nikâh, 17/5096; Müslim, 6945) Başka bir hadisinde de, dünya ve kadın riskine karşı uyanık bulunmayı tembihlemektedir. (Müslim, Rekâik,26/6948) Bu ve benzeri hadislerde kadının fitne/risk olarak gösterilmesini, kadını düşük görmek, erkeğin gözünde basit hâle getirmek olarak anlamak hatadır. Zira hadiste kullanılan fitne kelimesi 'kötü/bela' anlamından çok, ayak kaymasına, elde kalmasına en uygun malzeme anlamına gelmektedir. Kadın, değerli olduğu için fitnedir. Hassas olduğu için elde kalır. Bu kadını yermek değil, kadına karşı hassas olmaya çağırmaktır.
Dokuz:
Kadın, gerek Kur'an'ımızın ve gerekse hadislerin önemli konuları arasındadır. Kadın ve kadına ait konular, sıradan konular olarak zikredilmemiştir. Pek çok surede kadınla ilgili ayetler bulunmasının yanında, 'kadınlar' anlamını taşıyan bir Nisâ suresi bile vardır. Bu surede, kadınlara dair pek çok mesele zikredilmektedir.
Sıradan bir tarama ile bakıldığında Kur'an'ımızın kadına bakışını ve kadını himayesine alışını açık ifadelerle izlemek mümkündür.
Bakara suresinin 229-232. ayetleri, kadınları boşamayı anlatan ayetlerdir. Bu dört ayet, kadınların boşanması ile alakalı hükümleri anlatırken altı defa 'hudûdullah/Allah'ın sınırları' ifadesini kullanmaktadır. Bir defa takva, bir defa da Allah'ın ayetlerini ciddiye almamaya karşı uyarı vardır. Müslüman için 'hudûdullah/Allah'ın sınırları' ne anlama gelir, bunu her Müslüman bilir. Bir konuda bir kere bile 'hudûdullah/Allah'ın sınırları' ifadesinin geçmesi, o konuyu ciddiye almak için yeterlidir. Hatta hiç geçmemiş olsa bile Kur'an zaten Allah'ın hudûdunu beyan eden bir kitap olarak önümüzde durmaktadır.
Yine Bakara suresinin 236-238.ayetlerinde, kadının evde tutulması veya boşanması durumundaki ekonomik haklarından söz edilmekte ve konu bitirilirken Müslüman'ı kilitleyen bir ifade kullanılmaktadır: 'Allah yaptıklarınızı görüyor!'
Nisa suresinin 19-21.ayetleri ise kadınlara miras konusunda baskı yapmayı, mehirlerine el koymayı menetmekte, onlarla iyi geçinmeyi emretmektedir. Bu ayetler biterken de yine büyük bir hakikat hatırlatılmaktadır: 'Kadınlar erkeklerden büyük bir söz almışlardır!' Bu söz, erkeğin kadını Allah'ın adı ile nikâhlamasıdır.
Ahzâb suresinin 35.ayeti de erkeklere farklılık getiren bütün imanî değerlerde kadınları da birlikte anmaktadır.
Nisa suresinin 128-129.ayetleri, kadının sorun olmaya başlaması durumunda izlenecek siyaseti belirleyerek erkeği sınırsız güç sahibi olmaktan çıkarmaktadır.
Nûr suresinin 4.ayeti de kadınlara iftira atmayı en ağır cezalarla cezalandırmaktadır.
Rûm suresinin 21.ayeti ise kadını, 'huzur kaynağı' olarak gösterirken, onu Allah'ın ayetlerinden bir ayet olarak anmaktadır.
Bu ayetler, Kur'an'ımızın kadına bakışını özetleyen ayetlerden bazılarıdır. İslam'ın kaynağı Kur'an'dır. Kur'an'ın da kadına dair sözü bunlardır.
On:
Bir erkeğin kızları olduğu zaman, Peygamber aleyhisselam onları olgunluk çağına kadar iyice bakıp büyütene, kıyamet günü kendisi ile beraber dirilme müjdesi vermiştir. (Müslim, Birr, 46/6695)
Kadın anne olduğunda ise, üç babanın bir anne edeceği bir seviyeye yükseltmiştir onu. (Buharî, Edep, 1/5971; Müslim, 6500) İsra suresinin 23-24 ve Ahkâf suresinin 15. ayetleri muhteşem bir anne çıkarmıştır ortaya.
Kadın eş olduğunda da Kur'an, onunla iyi geçinmeyi emretmiştir. (Nisa, 19) Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem de kadınlara iyi davranmayı vasiyet etmiş, onların özel yaratılış tiplerini anlayışla karşılayıp, ezmeden, üzmeden onlarla yaşamayı öğütlemiştir. (Buharî, Enbiya, 1/3331; Müslim, 3644) Bir başka hadisinde Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem tavsiyenin de ötesine giderek, kadınlara iyi davranmayı iyi mü'minlerden olmanın ölçüsü olarak göstermiştir. (Tirmizî, Rada', 11/1162) Meşhur Veda konuşmasındaki sözlerinden biri de kadınların Allah'ın adı ile emanet alındığının hatırlatılmasıdır.
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellemin bir başka hadisinde üç kız veya üç kız kardeşe iyi bakmanın mükâfatı olarak cennet vaat edilmiştir. (Tirmizî, Birr, 10.bab)
On bir:
Kadına örtünün emredilmesi, ev ağırlıklı bir hayat yaşamasının emredilmesi, kendisiyle halvetin ve tek başına yolculuğa çıkmasının yasaklanması gibi hususlar, elbette onu ondan iyi bilen Rabbinin, bizce bilinmeyebilen ama O'nun büyük bir hikmete binaen yaptığı işlerindendir. Teslim olmak kazanmaktır. Tıpkı itiraz mantığı taşımanın bocalamak ve erimek olduğu gibi...
Nureddin Yıldız
araştırmacı yazar
Beğen
Beğenme
Tavsiye et
Rapor et
Yazdır
1773
Yer
Makale
9.2.2012
1
kişi beğendi
0
kişi beğenmedi
Etiket
---
Kaynak
Yorum yapabilmek için
Üye Olun
veya
Giriş
yapın
Myname isno
adlı kullanıcının
diğer yazıları
İskilipli Atıf Hoca
Eyyüp Azlal
1740 okuma
Enformasyon Ve Dezenformasyon
Ali Duman
1739 okuma
Sokağa İnmeyen Yüzde 50'Nin Bildirisi
Aytekin Takar
1414 okuma
Vefa Onur'lu İnsanların Meziyetidir.
Engin Duran
1532 okuma
Eylemcilere Müge Anlı'dan Gelen 31 Şok Soru
The Coolie
1914 okuma
Daha Ne İstiyorlar?
Süleyman Ayçiçek
1470 okuma
Necip Fazıl Ölmeden Önce Adeta Ölümü Hissetmi
Kahraman Maraşlılar
1446 okuma
Osmanlı’da Sıbyan Mektepleri Ve Recâî Mehmed
Eyyüp Azlal
1568 okuma
Bir Şehirleşme Manifestosu…
İbrahim Balcıoğlu
2526 okuma
Allah’In Sevdiği Hasletler
Hamit Güveli
2319 okuma
İlk Modern Ordumuzda Askerlik Süresi 12 Yıldı
Aytekin Takar
1759 okuma
An İtibariyle Çağrılıyoruz Kutlu Yolculuğa
Eyyüp Azlal
1609 okuma
Kimliğimiz
İsa Muslubaş
1447 okuma
Doçentlik Yeterlilikleri Ve Kriterleri
Ali Duman
2219 okuma
Bir Çaglayan,Bir Damla Suyla Baslar....
Bulent Kacir
1462 okuma
Birşeyler yaz
Sadece Ben
Bağlantılarım
B.Bağlantıları
Herkes
Yazıyı Mootol duvarına paylaşmak için
üye ol
veya
giriş
yap
http://www.mootol.com/Yazi298/Madde-madde-mumin-kadinin-kimligi
Adınız :
Gidecek E-posta :
Gönder
Tanıdıklarını haberdar etmek için
üye ol
veya
giriş
yap
Adınız :
Rapor nedeni :
Rapor et
Yazı içeriğini rapor etmek için
üye ol
veya
giriş
yap